FÂTIR SURESİ 11. Ayeti Harun Yıldırım Meali
Mekke döneminde inmiştir. 45 âyettir. Sûre, adını birinci âyette geçen “Fâtır” kelimesinden almıştır. Fâtır, yaratan, yoktan var eden demektir. Yine ilk âyette geçen “el-Melâike” kelimesinden dolayı “Melâike sûresi” diye de anılır.
وَاللَّهُ خَلَقَكُم مِّن تُرَابٍ ثُمَّ مِن نُّطْفَةٍ ثُمَّ جَعَلَكُمْ أَزْوَاجًا وَمَا تَحْمِلُ مِنْ أُنثَى وَلَا تَضَعُ إِلَّا بِعِلْمِهِ وَمَا يُعَمَّرُ مِن مُّعَمَّرٍ وَلَا يُنقَصُ مِنْ عُمُرِهِ إِلَّا فِي كِتَابٍ إِنَّ ذَلِكَ عَلَى اللَّهِ يَسِيرٌ ﴿١١﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
vallâhu (ve allâhu) | ve Allah |
halaka-kum | sizi yarattı |
min turâbin | nemli topraktan, topraktan |
summe | sonra |
min nutfetin | bir nutfeden |
summe | sonra |
ceale-kum | sizi kıldı |
ezvâcen | eşler, zevceler |
ve mâ tahmilu | ve yüklenmez, gebe kalmaz |
min unsâ | bir kadın |
ve lâ tedau | ve doğum yapmaz |
illâ | ancak, ...’den başka, sadece |
bi | ile |
ilmi-hi | onun ilmi |
ve mâ yuammeru | ve ömür verilmez, ömrü uzatılmaz |
min muammerin | ömür verilen bir kimseden |
ve lâ yunkasu | ve eksiltilmez, kısaltılmaz |
min umuri-hi | onun ömründen, onun ömrü |
illâ | ancak, ...’den başka, sadece |
fî | içinde, de |
kitâbin | kitap |
inne | muhakkak ki |
zâlike | işte bu, bu |
alâllâhi (alâ allâhi) | Allah'a, Allah için |
yesîrun | kolay |
Ve Allah sizi topraktan yarattı. Sonra bir nutfeden. Sonra (da) sizi çiftler kıldı. O’nun ilmi olmaksızın bir kadın yüklenemez (hamile kalamaz) ve doğum yapamaz. Ömür verilen bir kimsenin ömrü kitapta olanın dışında uzatılmaz veya onun ömründen eksiltilmez. Muhakkak ki bu, Allah için çok kolaydır.
FÂTIR SURESİ 11. Ayeti Harun Yıldırım Meali
Allah sizi (önce) topraktan, sonra meniden yarattı. Sonra sizi çiftler (erkekdişi) kıldı. O'nun bilgisi olmadan hiç bir dişi ne gebe kalır ne de doğurur. Bir canlıya ömür verilmesi de, onun ömründen azaltılması da mutlaka bir kitaptadır. Şüphesiz bunlar, Allah'a kolaydır.
Harun Yıldırım