FÂTIR SURESİ 14. Ayeti Ömer Nasuhi Bilmen Meali
Mekke döneminde inmiştir. 45 âyettir. Sûre, adını birinci âyette geçen “Fâtır” kelimesinden almıştır. Fâtır, yaratan, yoktan var eden demektir. Yine ilk âyette geçen “el-Melâike” kelimesinden dolayı “Melâike sûresi” diye de anılır.
إِن تَدْعُوهُمْ لَا يَسْمَعُوا دُعَاءكُمْ وَلَوْ سَمِعُوا مَا اسْتَجَابُوا لَكُمْ وَيَوْمَ الْقِيَامَةِ يَكْفُرُونَ بِشِرْكِكُمْ وَلَا يُنَبِّئُكَ مِثْلُ خَبِيرٍ ﴿١٤﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
in
ted'û-hum
lâ yesmeû
duâe-kum
ve lev
semiû
mestecâbû (mâ istecâbu)
lekum
ve yevme el kıyâmeti
yekfurûne
bi şirki-kum
ve lâ yunebbiu-ke
mislu
habîrin
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
in | eğer |
ted'û-hum | onlara dua edersiniz |
lâ yesmeû | işitmezler |
duâe-kum | sizin dualarınız |
ve lev | ve olsa bile, eğer |
semiû | işittiler |
mestecâbû (mâ istecâbu) | icabet etmezler |
lekum | size |
ve yevme el kıyâmeti | ve kıyâmet günü |
yekfurûne | inkâr edecekler |
bi şirki-kum | sizin şirkiniz, şirk koşmanız |
ve lâ yunebbiu-ke | ve sana haber vermez |
mislu | gibi, benzer |
habîrin | haberdar olan, haber veren |
Eğer onlara dua ederseniz sizi, dualarınızı işitmezler. Şâyet işitmiş olsalar (bile) size icabet edemezler. Kıyâmet günü sizin şirkinizi inkâr edecekler. Ve sana bunun (bu haberin) mislini (benzerini) verecek (kimse, şey) bulunmaz (Allah’tan başkası haber veremez).
FÂTIR SURESİ 14. Ayeti Ömer Nasuhi Bilmen Meali
Eğer onlara dua etseniz, duanızı işitemezler ve işitebilseler bile sizin için cevap veremezler ve Kıyamet gününde de sizin şirkinizi inkar ederler ve sana bihakkın haber veren gibi bir haber veren olamaz.
Ömer Nasuhi Bilmen