FÂTIR SURESİ 28. Ayeti Abdullah Parlıyan Meali
Mekke döneminde inmiştir. 45 âyettir. Sûre, adını birinci âyette geçen “Fâtır” kelimesinden almıştır. Fâtır, yaratan, yoktan var eden demektir. Yine ilk âyette geçen “el-Melâike” kelimesinden dolayı “Melâike sûresi” diye de anılır.
وَمِنَ النَّاسِ وَالدَّوَابِّ وَالْأَنْعَامِ مُخْتَلِفٌ أَلْوَانُهُ كَذَلِكَ إِنَّمَا يَخْشَى اللَّهَ مِنْ عِبَادِهِ الْعُلَمَاء إِنَّ اللَّهَ عَزِيزٌ غَفُورٌ ﴿٢٨﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
ve min en nâsi | ve insanlardan |
ve ed devâbbi | ve davarlar |
ve el en'âmi | ve hayvanlar |
muhtelifun | muhtelif, çeşitli |
elvânu-hu | onun renkleri |
kezâlike | işte böyle, bunun gibi |
innemâ | sadece, ancak |
yahşâllâhe (yahşâ allâhe) | Allah'a (karşı) huşû duyarlar |
min ibâdi-hi | kullarından |
el ulemâu | ulemalar, âlimler |
inne allâhe | muhakkak ki Allah |
azîzun | üstün ve güçlü olan |
gafûrun | gafûr, mağfiret eden, günahları sevaba çeviren |
Ve bunun gibi insanlardan, davarlardan, yürüyen hayvanlardan da çeşitli renkte olanlar vardır. Ancak kullarından ulema (âlimler), Allah’a karşı huşû duyar. Muhakkak ki Allah; Azîz’dir (üstün, yüce), Gafûr’dur (mağfiret eden).
FÂTIR SURESİ 28. Ayeti Abdullah Parlıyan Meali
İnsanlardan, sürüngenlerden ve davarlardan da, bunun gibi, ayrı ayrı renkte olanları var. Kulları arasından yalnızca, anlama ve kavrama yeteneğine yani geniş, kapsamlı vahiy bilgisine sahip olanlar, Allah'tan gereği biçimde korkarlar. Çünkü Allah güçlüdür, O'nun gücüne hiçbir güç erişemez ve O Allah çok bağışlayandır.
Abdullah Parlıyan