Mekke döneminde inmiştir. 45 âyettir. Sûre, adını birinci âyette geçen “Fâtır” kelimesinden almıştır. Fâtır, yaratan, yoktan var eden demektir. Yine ilk âyette geçen “el-Melâike” kelimesinden dolayı “Melâike sûresi” diye de anılır.


الَّذِينَ كَفَرُوا لَهُمْ عَذَابٌ شَدِيدٌ وَالَّذِينَ آمَنُوا وَعَمِلُوا الصَّالِحَاتِ لَهُم مَّغْفِرَةٌ وَأَجْرٌ كَبِيرٌ ﴿٧﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

ellezîne keferû lehum azâbun şedîdun ve ellezîne âmenû ve amilû es sâlihâti lehum magfiratun ve ecrun kebîrun
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
ellezîne onlar
keferû inkâr ettiler
lehum onlara, onlar için vardır
azâbun azap
şedîdun şiddetli
ve ellezîne ve onlar
âmenû âmenû oldular (hayattayken Allah'a ulaşmayı dilediler)
ve amilû es sâlihâti ve salih amel (nefs tezkiyesi) yaptılar
lehum onlara, onlar için vardır
magfiratun mağfiret, günahlarının sevaba çevrilmesi
ve ecrun ve ecir, mükâfat
kebîrun büyük

Kâfir olanlar; onlar için şiddetli azap vardır. Ve âmenû olanlar (Allah’a ulaşmayı dileyenler) ve salih amel (nefs tezkiyesi) yapanlar; onlar için mağfiret ve büyük mükâfat vardır.

FÂTIR SURESİ 7. Ayeti Ahmet Tekin Meali

Kulluk sözleşmesindeki ortak taahhütlerini, Allah’a iman, kulluk ve sorumluluk bilincini şuur altına iterek örtbas edip inkârda ısrar ile küfre saplananlara dehşetli bir azap vardır. İman ederek, hâlis niyet ve amaçlarla, İslâm esaslarını, İslâmî düzeni hayata geçirenlere, iş barışı içinde bilinçli, planlı, mükemmel, meşrû, faydalı, verimli çalışarak nimetin-ürünün bollaşmasını sağlayanlara, yerinde, haklı çıkışlar yaparak, düzelmeye, iyiliğe, iyileştirmeye ön ayak olanlara, cârî-kalıcı hayırlar-sâlih ameller işleyenlere koruma kalkanı, bağışlanma ve büyük mükâfatlar vardır.

Ahmet Tekin