Mekke döneminde inmiştir. 45 âyettir. Sûre, adını birinci âyette geçen “Fâtır” kelimesinden almıştır. Fâtır, yaratan, yoktan var eden demektir. Yine ilk âyette geçen “el-Melâike” kelimesinden dolayı “Melâike sûresi” diye de anılır.


وَاللَّهُ الَّذِي أَرْسَلَ الرِّيَاحَ فَتُثِيرُ سَحَابًا فَسُقْنَاهُ إِلَى بَلَدٍ مَّيِّتٍ فَأَحْيَيْنَا بِهِ الْأَرْضَ بَعْدَ مَوْتِهَا كَذَلِكَ النُّشُورُ ﴿٩﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

vallâhu (ve allâhu) ellezî ersele er rîâha fe tusîru sehâben fe suknâ-hu ilâ beledin meyyitin fe ahyeynâ bi-hi el arda ba'de mevti-hâ kezâlike en nuşûru
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
vallâhu (ve allâhu) ve Allah
ellezî onlar, o (ki o)
ersele gönderdi
er rîâha rüzgâr(lar)
fe artık, böylece
tusîru hareket ettirir
sehâben bulutlar
fe artık, böylece
suknâ-hu onu sevkederiz
ilâ beledin beldeye
meyyitin ölü
fe artık, böylelikle
ahyeynâ diriltiriz
bi-hi onunla
el arda yeryüzü, arz, yer
ba'de sonra
mevti-hâ onun ölümü
kezâlike işte böyle, işte bunun gibi
en nuşûru nüşur, yeniden dirilip yayılma

Ve o Allah ki, rüzgârı gönderir, böylece bulutları hareket ettirir. Sonra da onu ölü beldeye sevkederiz. Böylelikle arzı, ölümünden sonra onunla (yağmurla) diriltiriz. Nuşur (yeniden dirilip yayılma), işte bunun gibidir.

FÂTIR SURESİ 9. Ayeti Ahmet Varol Meali

Allah O'dur ki rüzgarları gönderir, onlar bir bulutu kaldırırlar; ardından onu ölü bir beldeye iletiriz ve böylece onunla ölümünden sonra yeri diriltiriz. İşte yeniden diriliş de böyledir.

Ahmet Varol