FÂTIR SURESİ 9. Ayeti Suat Yıldırım Meali
Mekke döneminde inmiştir. 45 âyettir. Sûre, adını birinci âyette geçen “Fâtır” kelimesinden almıştır. Fâtır, yaratan, yoktan var eden demektir. Yine ilk âyette geçen “el-Melâike” kelimesinden dolayı “Melâike sûresi” diye de anılır.
وَاللَّهُ الَّذِي أَرْسَلَ الرِّيَاحَ فَتُثِيرُ سَحَابًا فَسُقْنَاهُ إِلَى بَلَدٍ مَّيِّتٍ فَأَحْيَيْنَا بِهِ الْأَرْضَ بَعْدَ مَوْتِهَا كَذَلِكَ النُّشُورُ ﴿٩﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
vallâhu (ve allâhu)
ellezî
ersele
er rîâha
fe
tusîru
sehâben
fe
suknâ-hu
ilâ beledin
meyyitin
fe
ahyeynâ
bi-hi
el arda
ba'de
mevti-hâ
kezâlike
en nuşûru
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
vallâhu (ve allâhu) | ve Allah |
ellezî | onlar, o (ki o) |
ersele | gönderdi |
er rîâha | rüzgâr(lar) |
fe | artık, böylece |
tusîru | hareket ettirir |
sehâben | bulutlar |
fe | artık, böylece |
suknâ-hu | onu sevkederiz |
ilâ beledin | beldeye |
meyyitin | ölü |
fe | artık, böylelikle |
ahyeynâ | diriltiriz |
bi-hi | onunla |
el arda | yeryüzü, arz, yer |
ba'de | sonra |
mevti-hâ | onun ölümü |
kezâlike | işte böyle, işte bunun gibi |
en nuşûru | nüşur, yeniden dirilip yayılma |
Ve o Allah ki, rüzgârı gönderir, böylece bulutları hareket ettirir. Sonra da onu ölü beldeye sevkederiz. Böylelikle arzı, ölümünden sonra onunla (yağmurla) diriltiriz. Nuşur (yeniden dirilip yayılma), işte bunun gibidir.
FÂTIR SURESİ 9. Ayeti Suat Yıldırım Meali
Allah o yüce Zattır ki rüzgârlar gönderir. Onlar bulutu kaldırır, derken onu ölü bir beldeye sevk ederiz ve onunla ölümünden sonra yeryüzüne hayat veririz. İşte ölülerin diriltilmesi de böyledir.
Suat Yıldırım