Mekke döneminde inmiştir. 68-70. âyetlerin Medine döneminde indiği konusunda bir rivayet de vardır. 77 âyettir. Sûre, adını ilk âyette geçen “el-Furkân” kelimesinden almaktadır. Furkân, “hak ile batılı birbirinden ayıran” demek olup Kur’an’ın isimlerinden biridir.


وَإِذَا أُلْقُوا مِنْهَا مَكَانًا ضَيِّقًا مُقَرَّنِينَ دَعَوْا هُنَالِكَ ثُبُورًا ﴿١٣﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

ve izâ ulkû min-hâ mekânen dayyıkan mukarranîne deav hunâlike subûran
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
ve izâ ve olduğu zaman
ulkû atıldılar
min-hâ ondan, oradan
mekânen bir mekân, bir yer
dayyıkan dar, sıkışık
mukarranîne yakınlaştırılmış, (birbirine) bağlanmış olanlar
deav davet ettiler, çağırdılar (istediler)
hunâlike orada
subûran helâk olmak, yok olmak

Ve birbirine bağlanmış olarak oradan, dar sıkışık bir yere atıldıkları zaman orada helâk (yok) olmayı istediler.

FURKÂN SURESİ 13. Ayeti Ömer Nasuhi Bilmen Meali

Ve o ateşten dar bir yere etleri boyunlarına bağlı bir halde atıldıkları zaman orada helâki davet eder dururlar.

Ömer Nasuhi Bilmen