Mekke döneminde inmiştir. 68-70. âyetlerin Medine döneminde indiği konusunda bir rivayet de vardır. 77 âyettir. Sûre, adını ilk âyette geçen “el-Furkân” kelimesinden almaktadır. Furkân, “hak ile batılı birbirinden ayıran” demek olup Kur’an’ın isimlerinden biridir.


قَالُوا سُبْحَانَكَ مَا كَانَ يَنبَغِي لَنَا أَن نَّتَّخِذَ مِن دُونِكَ مِنْ أَوْلِيَاء وَلَكِن مَّتَّعْتَهُمْ وَآبَاءهُمْ حَتَّى نَسُوا الذِّكْرَ وَكَانُوا قَوْمًا بُورًا ﴿١٨﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

kâlû subhâne-ke mâ kâne yenbegî lenâ en nettehıze min dûni-ke min evliyâe ve lâkin metta'te-hum ve âbâe-hum hattâ nesû ez zikra ve kânû kavmen bûren
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
kâlû dediler
subhâne-ke sen sübhansın, münezzehsin
mâ kâne olmadı, olmaz
yenbegî yakışmaz, uygun olmaz
lenâ bize
en nettehıze edinmemiz
min dûni-ke senden başka
min evliyâe dostlar
ve lâkin ve lâkin, fakat
metta'te-hum onları metalandırdın, yararlandırdın
ve âbâe-hum ve onların babaları
hattâ oluncaya kadar, öyle ki
nesû unuttular
ez zikra zikir
ve kânû ve oldular
kavmen bir kavim
bûren helâk olan

(Putlar) dediler ki: “Sen Sübhan’sın (münezzehsin), Senden başka dostlar edinmemiz bize yakışmaz. Fakat Sen, onları ve onların babalarını metalandırdın. (Bu sebeple) öyle ki zikri unuttular ve helâkı hakeden bir kavim oldular.”

FURKÂN SURESİ 18. Ayeti Ali Ünal Meali

“Her türlü şirkten Sen’i tenzih ederiz ya Rab!” diye cevap verirler, “(tapınmak ve işlerini havale etmek için bizi bey ve efendi tanısınlar diye) Sen’den başka dostlar edinmek bize yakışmazdı. Gerçek şu ki, Sen onlara ve atalarına fazl u kereminden bol bol geçimlikler verdin; nihayet onlar Sen’i hatırlamayı unuttular ve Kitabına uymadılar. Bozuk bir topluluktu onlar ve helâke müstahak oldular.”

Ali Ünal