FURKÂN SURESİ 18. Ayeti Mustafa İslamoğlu Meali
Mekke döneminde inmiştir. 68-70. âyetlerin Medine döneminde indiği konusunda bir rivayet de vardır. 77 âyettir. Sûre, adını ilk âyette geçen “el-Furkân” kelimesinden almaktadır. Furkân, “hak ile batılı birbirinden ayıran” demek olup Kur’an’ın isimlerinden biridir.
قَالُوا سُبْحَانَكَ مَا كَانَ يَنبَغِي لَنَا أَن نَّتَّخِذَ مِن دُونِكَ مِنْ أَوْلِيَاء وَلَكِن مَّتَّعْتَهُمْ وَآبَاءهُمْ حَتَّى نَسُوا الذِّكْرَ وَكَانُوا قَوْمًا بُورًا ﴿١٨﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
kâlû | dediler |
subhâne-ke | sen sübhansın, münezzehsin |
mâ kâne | olmadı, olmaz |
yenbegî | yakışmaz, uygun olmaz |
lenâ | bize |
en nettehıze | edinmemiz |
min dûni-ke | senden başka |
min evliyâe | dostlar |
ve lâkin | ve lâkin, fakat |
metta'te-hum | onları metalandırdın, yararlandırdın |
ve âbâe-hum | ve onların babaları |
hattâ | oluncaya kadar, öyle ki |
nesû | unuttular |
ez zikra | zikir |
ve kânû | ve oldular |
kavmen | bir kavim |
bûren | helâk olan |
(Putlar) dediler ki: “Sen Sübhan’sın (münezzehsin), Senden başka dostlar edinmemiz bize yakışmaz. Fakat Sen, onları ve onların babalarını metalandırdın. (Bu sebeple) öyle ki zikri unuttular ve helâkı hakeden bir kavim oldular.”
FURKÂN SURESİ 18. Ayeti Mustafa İslamoğlu Meali
Cevap verecekler: "Aşkın olan zatını tenzih ve tesbih ederiz ki, Senin dışındakilerden herhangi bir dost, bir veli edinmek bize yakışmaz; ne var ki onlara ve atalarına dünyevi hazları öylesine tattırdın ki, sonunda onlar vahyi unuttular; ve hiç olmaya mahkum bir kavim olup çıktılar.
Mustafa İslamoğlu