Mekke döneminde inmiştir. 68-70. âyetlerin Medine döneminde indiği konusunda bir rivayet de vardır. 77 âyettir. Sûre, adını ilk âyette geçen “el-Furkân” kelimesinden almaktadır. Furkân, “hak ile batılı birbirinden ayıran” demek olup Kur’an’ın isimlerinden biridir.


وَقَالَ الَّذِينَ كَفَرُوا إِنْ هَذَا إِلَّا إِفْكٌ افْتَرَاهُ وَأَعَانَهُ عَلَيْهِ قَوْمٌ آخَرُونَ فَقَدْ جَاؤُوا ظُلْمًا وَزُورًا ﴿٤﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

ve kâle ellezîne keferû in hâzâ illâ (in ... illâ) ifkun ifterâ-hu ve eâne-hu aleyhi kavmun âharûne fe kad câû zulmen ve zûran
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
ve kâle ve dedi
ellezîne keferû inkâr edenler, kâfirler
in eğer
hâzâ bu
illâ (in ... illâ) ancak, sadece
ifkun uydurma, yalan
ifterâ-hu onu uydurdu
ve eâne-hu ve ona yardım etti
aleyhi ona, onun üzerine
kavmun kavim
âharûne başkaları, diğerleri
fe o zaman, böylece
kad câû gelmişlerdi, gelmiş oldular
zulmen zulümle
ve zûran ve bâtıl olarak, bâtılla

Ve kâfirler: “Bu (Kur’ân), sadece onun uydurduğu bir yalandır. Ona bu konuda diğer kavimler de yardım etti.” dediler. Böylece onlar, bâtılla ve zulümle gelmiş oldular.

FURKÂN SURESİ 4. Ayeti Celal Yıldırım Meali

Küfre sapanlar, «bu Kur'ân, Muhammed'in uydurduğu yalandan başkası değildir; bunu (düzmede) başka bir topluluk ona yardım etmiştir» dediler. Onlar cidden haksızlık ve yalanla geldiler.

Celal Yıldırım