FUSSİLET SURESİ 12. Ayeti Seyyid Kutub Meali
Mekke döneminde inmiştir. 54 âyettir. Sûre, adını üçüncü âyette geçen ve Kur’an âyetlerini niteleyen “fussilet” ifadesinden almıştır. “Fussilet”, “genişçe açıklandı” demektir. Sûre, ayrıca “Hâ Mîm es-Secde” diye de anılır.
فَقَضَاهُنَّ سَبْعَ سَمَاوَاتٍ فِي يَوْمَيْنِ وَأَوْحَى فِي كُلِّ سَمَاء أَمْرَهَا وَزَيَّنَّا السَّمَاء الدُّنْيَا بِمَصَابِيحَ وَحِفْظًا ذَلِكَ تَقْدِيرُ الْعَزِيزِ الْعَلِيمِ ﴿١٢﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
fe
kadâ-hunne
seb'a
semâvâtin
fî yevmeyni
ve evhâ
fî
kulli
semâin
emre-hâ
ve zeyyennâ
es semâe
ed dunyâ
bi mesâbîha
ve hıfzen
zâlike
takdîru
el azîzi
el alîmi
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
fe | böylece, artık |
kadâ-hunne | onları kada etti, yarattı, tamamladı |
seb'a | yedi |
semâvâtin | semalar, gök katları |
fî yevmeyni | iki günde |
ve evhâ | ve vahyetti |
fî | içinde, ...'de |
kulli | her, hepsi |
semâin | sema, gök |
emre-hâ | onun emri |
ve zeyyennâ | ve süsledik |
es semâe | sema, gök |
ed dunyâ | dünya |
bi mesâbîha | lâmbalarla, kandillerle |
ve hıfzen | ve muhafaza ederek, koruyarak |
zâlike | işte bu |
takdîru | takdiridir |
el azîzi | azîz, üstün ve güçlü olan |
el alîmi | en iyi bilen |
Böylece onları iki günde yedi kat gök olarak kaza etti (yarattı, tamamladı). Her gök katına kendi emrini vahyetti. Ve dünya semasını kandillerle muhafaza ederek süsledik. İşte bu, Azîz ve Alîm olan (Allah’ın) takdiridir.
FUSSİLET SURESİ 12. Ayeti Seyyid Kutub Meali
Böylece onları, iki gün içinde yedi gök var etti ve her göğün görevini vahyetti. Yakın göğü ışıklarla donattık ve bozulmaktan koruduk. İşte bu bilen, güçlü olan Allah kanunudur.
Seyyid Kutub