FUSSİLET SURESİ 15. Ayeti Suat Yıldırım Meali
Mekke döneminde inmiştir. 54 âyettir. Sûre, adını üçüncü âyette geçen ve Kur’an âyetlerini niteleyen “fussilet” ifadesinden almıştır. “Fussilet”, “genişçe açıklandı” demektir. Sûre, ayrıca “Hâ Mîm es-Secde” diye de anılır.
فَأَمَّا عَادٌ فَاسْتَكْبَرُوا فِي الْأَرْضِ بِغَيْرِ الْحَقِّ وَقَالُوا مَنْ أَشَدُّ مِنَّا قُوَّةً أَوَلَمْ يَرَوْا أَنَّ اللَّهَ الَّذِي خَلَقَهُمْ هُوَ أَشَدُّ مِنْهُمْ قُوَّةً وَكَانُوا بِآيَاتِنَا يَجْحَدُونَ ﴿١٥﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
fe | böylece, artık, fakat |
emmâ | fakat, ise |
âdun | Ad (kavmi) |
fe | böylece, daha sonra |
istekberû | büyüklendiler, kibirlendiler |
fî el ardı | yeryüzünde |
bi gayri | olmaksızın |
el hakkı | hak |
ve kâlû | ve dediler |
men | kim |
eşeddu | daha kuvvetli, daha güçlü |
min-nâ | bizden |
kuvveten | kuvvet bakımından |
e | mi? |
ve lem yerav | ve görmediler |
enne | ... olduğunu |
allâhe | Allah |
ellezî | ki o |
halaka-hum | onları yarattı |
huve | o |
eşeddu | daha kuvvetli, daha güçlü |
min-hum | onlardan |
kuvveten | kuvvet bakımından |
ve kânû | ve ... oldular, ... idiler |
bi âyâti-nâ | âyetlerimizi |
yechadûne | bilerek inatla inkâr ediyorlar |
Fakat Adn kavmi daha sonra yeryüzünde haksız yere kibirlendi. Ve dediler ki: “Kuvvet bakımından bizden daha güçlü kim vardır?” Onları yaratan Allah’ın kuvvet bakımından kendilerinden daha güçlü olduğunu görmediler mi? Ve âyetlerimizi bilerek inatla inkâr ediyorlardı.
FUSSİLET SURESİ 15. Ayeti Suat Yıldırım Meali
Âd halkına gelince: Onlar dünyada haksız ve sebepsiz yere büyüklük taslayıp "Kuvvet yönünden var mı bize galip gelecek?" dediler. Halbuki kendilerini yaratan Allah’ın, o mahlûklardan daha kuvvetli olduğunu görüp anlamadılar mı? Onlar Bizim âyetlerimizi bile bile inkâr ediyorlardı.
Suat Yıldırım