FUSSİLET SURESİ 35. Ayeti Harun Yıldırım Meali
Mekke döneminde inmiştir. 54 âyettir. Sûre, adını üçüncü âyette geçen ve Kur’an âyetlerini niteleyen “fussilet” ifadesinden almıştır. “Fussilet”, “genişçe açıklandı” demektir. Sûre, ayrıca “Hâ Mîm es-Secde” diye de anılır.
وَمَا يُلَقَّاهَا إِلَّا الَّذِينَ صَبَرُوا وَمَا يُلَقَّاهَا إِلَّا ذُو حَظٍّ عَظِيمٍ ﴿٣٥﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
ve mâ yulakkâ-hâ
illâ
ellezîne
saberû
ve mâ yulakkâ-hâ
illâ
zû
hazzın azîmin
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
ve mâ yulakkâ-hâ | ve kavuşturulmaz, ulaştırılmaz |
illâ | ancak, hariç, ...'den başka |
ellezîne | onlar |
saberû | sabrettiler (sabrın sahibi oldular) |
ve mâ yulakkâ-hâ | ve ona kavuşturulmaz, ulaştırılmaz |
illâ | ancak, hariç, ...'den başka |
zû | sahip |
hazzın azîmin | hazzül azîm, en büyük haz |
Ona (kötülüğü iyilikle karşılama hasletine), sabredenlerden ve hazzul azîm (en büyük haz) sahiplerinden başkası ulaştırılmaz.
FUSSİLET SURESİ 35. Ayeti Harun Yıldırım Meali
Buna (bu güzel davranışa) ancak sabredenler kavuşturulur; buna ancak (hayırdan) büyük nasibi olan kimse kavuşturulur.
Harun Yıldırım