Mekke döneminde inmiştir. 54 âyettir. Sûre, adını üçüncü âyette geçen ve Kur’an âyetlerini niteleyen “fussilet” ifadesinden almıştır. “Fussilet”, “genişçe açıklandı” demektir. Sûre, ayrıca “Hâ Mîm es-Secde” diye de anılır.


لَا يَأْتِيهِ الْبَاطِلُ مِن بَيْنِ يَدَيْهِ وَلَا مِنْ خَلْفِهِ تَنزِيلٌ مِّنْ حَكِيمٍ حَمِيدٍ ﴿٤٢﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

lâ ye'tî-hi el bâtilu min beyni yedey-hi ve lâ min halfi-hî tenzîlun min hakîmin hamîdin
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
lâ ye'tî-hi ona gelmez
el bâtilu bâtıl
min ...'den
beyni yedey-hi onun elleri arasında, önünde
ve lâ ve değil, olmaz
min halfi-hî onun arkasından
tenzîlun indirilmiştir
min ...'den
hakîmin hüküm ve hikmet sahibi
hamîdin hamîd, hamdedilen, lâyık-ı veçhile övülen, çok sena edilen

Bâtıl, O'nun önünden ve arkasından O’na ulaşamaz. Hakîm (hüküm ve hikmet sahibi) ve Hamîd (Kendisine hamdedilen) (Allah) tarafından indirilmiştir.

FUSSİLET SURESİ 42. Ayeti Cemal Külünkoğlu Meali

(41-42) Kur'an kendilerine geldiğinde onu inkâr edenler mutlaka cezalarını göreceklerdir. Şüphesiz o, çok değerli ve sağlam bir kitaptır. Geçmişte ve gelecekte batıl ona karışamaz (onu hiçbir şey bozamaz). O (Kur'an), her yaptığını bir hikmete göre yapan ve övülmeye layık olan (Allah) katından indirilmiştir.

Cemal Külünkoğlu