FUSSİLET SURESİ 5. Ayeti Mustafa İslamoğlu Meali
Mekke döneminde inmiştir. 54 âyettir. Sûre, adını üçüncü âyette geçen ve Kur’an âyetlerini niteleyen “fussilet” ifadesinden almıştır. “Fussilet”, “genişçe açıklandı” demektir. Sûre, ayrıca “Hâ Mîm es-Secde” diye de anılır.
وَقَالُوا قُلُوبُنَا فِي أَكِنَّةٍ مِّمَّا تَدْعُونَا إِلَيْهِ وَفِي آذَانِنَا وَقْرٌ وَمِن بَيْنِنَا وَبَيْنِكَ حِجَابٌ فَاعْمَلْ إِنَّنَا عَامِلُونَ ﴿٥﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
ve kâlû
kulûbu-nâ
fî
ekinnetin
mimmâ (min mâ)
ted'û-nâ
ileyhi
ve
fî
âzâni-nâ
vakrun
ve min
beyni-nâ ve beyni-ke
hicâbun
fa'mel (fe ı'mel)
inne-nâ
âmilûne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
ve kâlû | ve dediler |
kulûbu-nâ | bizim kalplerimiz |
fî | de var |
ekinnetin | ekinnet, idrak etmeyi önleyen sistem |
mimmâ (min mâ) | o şeyden |
ted'û-nâ | bizi davet ediyorsun |
ileyhi | ona |
ve | ve |
fî | içinde, ...'da |
âzâni-nâ | bizim kulaklarımız |
vakrun | vakra, işitmeyi önleyen sistem |
ve min | ve ...'den |
beyni-nâ ve beyni-ke | seninle bizim aramızda |
hicâbun | bir perde |
fa'mel (fe ı'mel) | artık yap |
inne-nâ | muhakkak ki biz |
âmilûne | yapanlarız, yapacak olanlarız |
Ve dediler ki: “Bizi kendisine davet ettiğin şeye karşı, kalplerimizde (idrak etmeyi önleyen) ekinnet, kulaklarımızda (işitmeyi engelleyen) vakra ve seninle bizim aramızda bir perde var. Artık (sen dilediğini) yap! Muhakkak ki biz de dilediğimizi yapacak olanlarız.”
FUSSİLET SURESİ 5. Ayeti Mustafa İslamoğlu Meali
Bir de dönüp derler ki: "Kalplerimiz bizi çağırdığın şeye kapalıdır, kulaklarımızda kurşun vardır; dahası aramızda aşılmaz bir engel vardır. Şu halde sen (elinden geleni) yap, unutma ki biz de (elimizden ne geliyorsa onu) yapacağız!
Mustafa İslamoğlu