HACC SURESİ 72. Ayeti Ömer Nasuhi Bilmen Meali
Âyetlerinin çoğu Mekke’de, bir kısmı ise Medine döneminde inmiştir. 78 âyettir. Hac ibadetinden bahsettiği için bu adı almıştır.
وَإِذَا تُتْلَى عَلَيْهِمْ آيَاتُنَا بَيِّنَاتٍ تَعْرِفُ فِي وُجُوهِ الَّذِينَ كَفَرُوا الْمُنكَرَ يَكَادُونَ يَسْطُونَ بِالَّذِينَ يَتْلُونَ عَلَيْهِمْ آيَاتِنَا قُلْ أَفَأُنَبِّئُكُم بِشَرٍّ مِّن ذَلِكُمُ النَّارُ وَعَدَهَا اللَّهُ الَّذِينَ كَفَرُوا وَبِئْسَ الْمَصِيرُ ﴿٧٢﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
ve izâ tutlâ | ve okunduğu zaman |
aleyhim | onlara |
âyâtu-nâ | âyetlerimiz |
beyyinâtin | açıklanmış, apaçık |
ta'rifu | tanırsın |
fî vucûhi | yüzlerinde |
ellezîne keferû | inkâr edenler |
el munkere | münker, sıkıntı, inkar |
yekâdûne | neredeyse, az kalsın |
yestûne | saldırırlar |
billezîne | o kimselere |
yetlûne | okuyorlar |
aleyhim | onlara |
âyâti-nâ | âyetlerimiz |
kul | de ki |
e fe unebbiu-kum | o zaman size haber vereyim mi? |
bi şerrin | daha kötüsünü, şer olanı |
min zâlikum | bundan |
en nâru | ateş |
vaadehallâhu (vaade-hâ allâhu) | Allah onu vaadetti |
ellezîne keferû | inkâr edenler |
ve bi'se | ve ne kötü |
el masîru | dönüş, dönüş yeri, gidilecek yer |
Onlara açıklanmış âyetlerimiz okunduğu zaman münkeri (inkârı, reddi), inkâr edenlerin yüzlerinden tanırsın (farkedersin). Neredeyse, âyetlerimizi onlara okuyanlara saldıracaklar. De ki: “Size bundan daha şerlisini haber vereyim mi?” Allah’ın kâfirlere vaadettiği o (şey), ateştir. Ne kötü masir (gidilecek yer)dir.
HACC SURESİ 72. Ayeti Ömer Nasuhi Bilmen Meali
Onlara karşı âyetlerimiz apaçık oldukları halde okunduğu zaman o kâfir olanların yüzlerinde bir inkar (bir gayz ve gazab alâmeti görür) anlarsın. Onlar, kendilerine karşı âyetlerimizi okuyanlara az kalır ki, saldırıversinler. De ki: «Size o inkarınızdan daha şerlisini haber vereyim mi? (O) Ateş'tir. Onu Allah kâfir olanlar için vaadetmiştir. Ve ne fena gidilecek yer!»
Ömer Nasuhi Bilmen