HADÎD SURESİ 12. Ayeti Sadık Türkmen Meali
Medine döneminde inmiştir. 29 âyettir. Sûre, adını 25. âyette geçen “el-Hadîd” kelimesinden almıştır. Hadîd, demir demektir.
يَوْمَ تَرَى الْمُؤْمِنِينَ وَالْمُؤْمِنَاتِ يَسْعَى نُورُهُم بَيْنَ أَيْدِيهِمْ وَبِأَيْمَانِهِم بُشْرَاكُمُ الْيَوْمَ جَنَّاتٌ تَجْرِي مِن تَحْتِهَا الْأَنْهَارُ خَالِدِينَ فِيهَا ذَلِكَ هُوَ الْفَوْزُ الْعَظِيمُ ﴿١٢﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
yevme
terâ
el mu'minîne
ve el mu'minâti
yes'â
nûru-hum
beyne
eydî-him
ve
bi
eymâni-him
buşrâ-kum
el yevme
cennâtun
tecrî
min tahti-hâ
el enhâru
hâlidîne
fî-hâ
zâlike
huve
fevzu
el azîmu
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
yevme | o gün |
terâ | görürsün |
el mu'minîne | mü'min erkekler |
ve el mu'minâti | ve mü'min kadınlar |
yes'â | koşar |
nûru-hum | onların nurları |
beyne | arasında |
eydî-him | onların elleri
(beyne eydî-him: önlerinde) |
ve | ve |
bi | ile |
eymâni-him | onların sağları |
buşrâ-kum | sizin müjdeniz |
el yevme | o gün |
cennâtun | cennetler |
tecrî | akar |
min tahti-hâ | onun altından |
el enhâru | nehirler |
hâlidîne | ebediyyen kalacak olanlar |
fî-hâ | içinde, orada |
zâlike | işte bu |
huve | o |
fevzu | kurtuluş |
el azîmu | en büyük |
O gün, mü’min erkekleri ve mü’min kadınları, nurları önlerinde ve sağlarında koşarken görürsün. Bugün sizin müjdeniz, orada ebediyyen kalacağınız, altından nehirler akan cennetlerdir. İşte o, fevzül azîmdir (en büyük kurtuluştur).
HADÎD SURESİ 12. Ayeti Sadık Türkmen Meali
Mümin erkeklerle mümin kadınların nurlarının, önlerinde ve sağlarında koştuğunu göreceğin gün kendilerine şöyle denir: “Bugün size müjdelenen şey içlerinden ırmaklar akan, ebedi olarak kalacağınız cennetlerdir.” İşte bu büyük başarıdır.
Sadık Türkmen