HADÎD SURESİ 13. Ayeti Ahmet Tekin Meali
Medine döneminde inmiştir. 29 âyettir. Sûre, adını 25. âyette geçen “el-Hadîd” kelimesinden almıştır. Hadîd, demir demektir.
يَوْمَ يَقُولُ الْمُنَافِقُونَ وَالْمُنَافِقَاتُ لِلَّذِينَ آمَنُوا انظُرُونَا نَقْتَبِسْ مِن نُّورِكُمْ قِيلَ ارْجِعُوا وَرَاءكُمْ فَالْتَمِسُوا نُورًا فَضُرِبَ بَيْنَهُم بِسُورٍ لَّهُ بَابٌ بَاطِنُهُ فِيهِ الرَّحْمَةُ وَظَاهِرُهُ مِن قِبَلِهِ الْعَذَابُ ﴿١٣﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
yevme | gün, o gün |
yekûlu | derler, diyecekler |
el munâfikûne | münafık erkekler |
ve el munâfikâtu | ve münafık kadınlar |
li ellezîne | o kimselere, onlara |
amenû | îmân ettiler, amenû oldular, Allah'a ulaşmayı dilediler |
unzurû-nâ | bizi bekleyin |
naktebis | bir parça alalım |
min nûri-kum | sizin nurunuzdan |
kîle | denir, söylenir |
irciû | dönün |
verâe-kum | arkanıza |
fe | artık, haydi |
iltemisû | arayın |
nûren | nur |
fe | artık, böylece |
duribe | vurdu, yaptı (çekildi) |
beyne-hum | onların aralarına |
bi sûrin | sur, duvar |
lehu | onun vardır |
bâbun | kapı |
bâtinu-hu | onun içinde, iç kısmında |
fî-hi | orada vardır |
er rahmetu | rahmet |
ve zâhiru-hu | ve onun dışında, dış kısmında |
min kıbeli-hi | ondan önce |
el azâbu | azap |
Münafık erkeklerin ve münafık kadınların, âmenû olanlara: “Bizi bekleyin, sizin nurunuzdan bir parça alalım.” diyeceği gün, onlara: “Haydi arkanıza dönün ve nur arayın.” denir. Artık onların arasına, kapısı olan bir duvar çekilmiştir. Onun iç kısmında, orada rahmet ve onun dış tarafında, ondan (duvardan) önce azap vardır.
HADÎD SURESİ 13. Ayeti Ahmet Tekin Meali
Müslüman görünerek İslâm’a karşı gizli eylem planları ve eylem yapan münafık erkeklerin ve münafık kadınların, iman edenlere:
Ahmet Tekin
'Bizi bekleyin, bizimle ilgilenin de, ışığınızdan, nurunuzdan biz de biraz faydalanalım' diyecekleri gün, onlara:
'Geriye, arkanıza, dünyaya dönün, dönmeniz mümkünse eğer, işlediğiniz amellerde ışıklar, nurlar arayın' denir. Nihayet onların aralarına içinde rahmet, dışında azap olan, kapısı bulunan, bir sur çekilir.