HADÎD SURESİ 19. Ayeti Ali Bulaç Meali
Medine döneminde inmiştir. 29 âyettir. Sûre, adını 25. âyette geçen “el-Hadîd” kelimesinden almıştır. Hadîd, demir demektir.
وَالَّذِينَ آمَنُوا بِاللَّهِ وَرُسُلِهِ أُوْلَئِكَ هُمُ الصِّدِّيقُونَ وَالشُّهَدَاء عِندَ رَبِّهِمْ لَهُمْ أَجْرُهُمْ وَنُورُهُمْ وَالَّذِينَ كَفَرُوا وَكَذَّبُوا بِآيَاتِنَا أُوْلَئِكَ أَصْحَابُ الْجَحِيمِ ﴿١٩﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
ve ellezîne
âmenû
bi allâhi
ve rusuli-hî
ulâike
hum
es sıddîkûne
ve eş şuhedâu
inde
rabbi-him
lehum
ecru-hum
ve nûru-hum
ve ellezîne
keferû
ve kezzebû
bi âyâti-nâ
ulâike
ashâbu
el cahîmi
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
ve ellezîne | ve onlar, ... olanlar |
âmenû | îmân ettiler (Allah'a ulaşmayı dilediler) |
bi allâhi | Allah'a |
ve rusuli-hî | ve onun resullerine |
ulâike | işte onlar |
hum | onlar |
es sıddîkûne | sıddıklar, sıddık olanlar |
ve eş şuhedâu | ve şehit olanlar, şehitler, şahitler |
inde | yanında, katında |
rabbi-him | onların Rab'leri |
lehum | onların vardır |
ecru-hum | onların ecirleri |
ve nûru-hum | ve onların nurları |
ve ellezîne | ve onlar, ... olanlar |
keferû | kâfir oldular, inkâr ettiler |
ve kezzebû | ve yalanladılar |
bi âyâti-nâ | âyetlerimizi |
ulâike | işte onlar |
ashâbu | halk |
el cahîmi | alevli ateş, cehennem |
Ve, Allah’a ve O’nun Resûl’üne inananlar, işte onlar, onlar sıddıklardır ve şehitlerdir. Rab’lerinin yanında onların ecirleri ve nurları vardır. Ve inkâr edenler ve âyetlerimizi yalanlayanlar, işte onlar cahîm (alevli ateş) halkıdır.
HADÎD SURESİ 19. Ayeti Ali Bulaç Meali
Allah'a ve O'nun Resûlü'ne iman edenler; işte onlar Rableri katında sıddîklar ve şehidler (veya şahid)lerdir. Onların ecirleri ve nurları vardır. İnkâr edip ayetlerimizi yalanlayanlar ise; işte onlar da cehennem halkıdır.
Ali Bulaç