Medine döneminde inmiştir. 29 âyettir. Sûre, adını 25. âyette geçen “el-Hadîd” kelimesinden almıştır. Hadîd, demir demektir.


لِئَلَّا يَعْلَمَ أَهْلُ الْكِتَابِ أَلَّا يَقْدِرُونَ عَلَى شَيْءٍ مِّن فَضْلِ اللَّهِ وَأَنَّ الْفَضْلَ بِيَدِ اللَّهِ يُؤْتِيهِ مَن يَشَاء وَاللَّهُ ذُو الْفَضْلِ الْعَظِيمِ ﴿٢٩﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

li ellâ ya'leme ehlu el kitâbi ellâ yakdirûne alâ şey'in min fadli allâhi ve enne el fadle bi yedi allâhi yu'tî-hi men yeşâu ve allahu el fadli el azîmi
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
li ellâ ya'leme bilmedikleri için
ehlu el kitâbi kitap ehli
ellâ yakdirûne güç yetiremezler
alâ şey'in bir şeye
min fadli allâhi Allah'ın fazlından
ve enne ve ... olduğunu
el fadle fazl
bi yedi allâhi Allah'ın elinde, kudretinde
yu'tî-hi onu verir
men yeşâu dilediği kimseye, dilediğine
ve allahu ve Allah
sahip
el fadli fazl
el azîmi büyük

Kitap ehlinin (fasık olmaları), Allah’ın fazlından hiçbir şeye güç yetiremeyeceklerini ve fazlın, Allah’ın elinde (kudretinde) olduğunu ve onu dilediğine vereceğini bilmedikleri içindir. Ve Allah, büyük fazl sahibidir.

HADÎD SURESİ 29. Ayeti Harun Yıldırım Meali

Böylece Kitap Ehli, Allah’ın lütfundan hiçbir şeye nail olamayacaklarını ve lütfun muhakkak Allah’ın elinde olduğunu, onu dilediğine verdiğini bilsin. Şüphesiz Allah büyük lütuf sahibidir.

Harun Yıldırım