Medine döneminde inmiştir. 24 âyettir. Sûre, adını ikinci ayette geçen “el-Haşr” kelimesinden almıştır. Haşr, toplamak demektir.


سَبَّحَ لِلَّهِ مَا فِي السَّمَاوَاتِ وَمَا فِي الْأَرْضِ وَهُوَ الْعَزِيزُ الْحَكِيمُ ﴿١﴾


HAŞR SURESİ 1. Ayetinin Transkripsiyonu ve Sade Meali

sebbeha li allâhi mâ fî es semâvâti ve mâ fî el ardı ve huve el azîzu el hakîmu
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
sebbeha tesbih etti
li allâhi Allah'ı
mâ fî ne varsa, var olan şey(ler), olanlar
es semâvâti semalarda, göklerde vardır
ve mâ fî ve ne varsa, var olan şey(ler), olanlar
el ardı arz, yeryüzü, yer
ve huve ve o
el azîzu azîz, üstün
el hakîmu hüküm ve hikmet sahibi

Göklerde ve yerde olanlar Allah’ı tesbih etti (ve etmekte). Ve O; Azîz’dir, Hakîm’dir.

HAŞR SURESİ 1. Ayeti Karşılaştırmalı Mealleri

Göklerdeki ve yerdeki her şey Allah’ı tespih etmektedir. O, mutlak güç sahibidir, hüküm ve hikmet sahibidir.

Diyanet İşleri

Tenzîh eder Allah'ı ne varsa göklerde ve ne varsa yeryüzünde ve odur üstün, hüküm ve hikmet sâhibi.

Abdulbaki Gölpınarlı

Göklerde ve yerde olanların hepsi Allah'ı tesbih etmektedir. O, üstündür, hikmet sahibidir.

Adem Uğur

Semâlarda ne var ve arzda ne varsa Allâh'ı tespih (ortaya koydukları işlevle Esmâ özelliklerini açığa çıkararak kulluklarını yerine getirmeleri) içindir! O Aziyz'dir, Hakiym'dir.

Ahmed Hulusi

Göklerdeki varlıkların ve imkânların, yerdeki varlıkların ve imkânların tamamı, Allah’ın koyduğu düzen içinde görevlerini yaparak, Allah’ı tesbih ve zikrederler. O kudretli, hikmet sahibi ve hükümrandır.

Ahmet Tekin

Göklerde ve yerde ne varsa Allah'ı tesbih etmektedir. O, yücedir, hikmet sahibidir.

Ahmet Varol

Göklerde ve yerde olanların tümü Allah'ı tesbih etmiştir. O, üstün ve güçlü olandır, hüküm ve hikmet sahibidir.

Ali Bulaç

Bütün göklerde olanlar, bütün yerde olanlar hep Allah’ı tesbîh etmekte... O, Azîz’dir= her şeye gâlibdir, Hakîm’dir= hikmet sahibidir.

Ali Fikri Yavuz

Goklerde olanlar da yerde olanlar da Allah'i tesbih ederler. O gucludur, Hakim'dir.

Bekir Sadak

Göklerde ne varsa, yerde ne varsa herşey Allah'ı tesbîh ve tenzîh eder. O, çok üstündür, hikmet sahibidir.

Celal Yıldırım

Göklerde olanlar da yerde olanlar da Allah'ı tesbih ederler. O güçlüdür, Hakim'dir.

Diyanet İşleri (eski)

Göklerde ve yerde olanların hepsi Allah'ı tesbih etmektedir. O, üstündür, hikmet sahibidir.

Diyanet Vakfi

Göklerde ve yerde ne varsa ALLAH'ı yüceltir. O Üstündür, Bilgedir.

Edip Yüksel

Tesbih etmekte Allah için Göklerdeki ve yerdeki, hem de azîz hakîm o

Elmalılı Hamdi Yazır

Göklerdeki ve yerdeki her şey Allah'ı tesbih etmektedir. O, üstündür, hikmet sahibidir.

Elmalılı (sadeleştirilmiş)

Göklerde ve yerde olanların hepsi Allah'ı tesbih etmektedir, O üstündür, hikmet sahibidir.

Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)

Göklerde ve yerde olanların hepsi Allah'ı tesbih etmektedir. O üstündür, hikmet sahibidir.

Seyyid Kutub

Göklerde ve yerde olanların tümü Tanrı'yı tesbih etmiştir. O, üstün ve güçlü olandır hüküm ve hikmet sahibidir.

Gültekin Onan

Göklerde ne var, yerde ne varsa (hepsi) Allâhı tesbîh (ve tenzîh) etmekdedir. O, mutlak gaalibdir, yegâne hukûm ve hikmet saahibidir.

Hasan Basri Çantay

Göklerde ne var, yerde ne varsa Allah’ı tesbîh etmektedir. O, Azîz (kudreti dâimâ üstün gelen)dir, Hakîm (her işi hikmetli olan)dır.

Hayrat Neşriyat

Göklerde olanlar da, yerde olanlar da Allah'ı tesbih eder. Ve O; Aziz' dir, Hakim'dir.

İbni Kesir

Göklerde ve yerde olan her şey Allah'ın sınırsız şanını yüceltir; çünkü yalnız O'dur izzet ve hikmet sahibi.

Muhammed Esed

Göklerde ne varsa ve yerde ne varsa Allah için tesbihde bulunmaktadır. Ve o, bihakkın galiptır, sahib-i hikmettir.

Ömer Nasuhi Bilmen

Göklerde ve yerde olanların hepsi Allah'ı tesbih etmektedir. O Aziz'dir, hükmünde hikmet sahibidir.

Ömer Öngüt

Göklerde ve yerde olan her şey Allah’ı tesbih etti. Ki O daima galip ve hakimdir.

Şaban Piriş

Göklerde ne var yerde ne varsa Allah’ı tesbih ve tenzih eder. O, azîzdir, hakîmdir (üstün kudret, tam hüküm ve hikmet sahibidir).

Suat Yıldırım

Göklerde ve yerde bulunan herşey Allâh'ı tesbih etmiş (O'nun şânının eksikliklerden uzak, zâtının yüce olduğunu anmışlar)dır. O, üstündür, hüküm ve hikmet sâhibidir.

Süleyman Ateş

Göklerde ve yerde olanların tümü Allah'ı tesbih etmiştir. O, üstün ve güçlü olandır, hüküm ve hikmet sahibidir.

Tefhim-ul Kuran

Göklerde ne var, yerde ne varsa Allah'ı tesbih eder. Onun kudreti herşeye üstündür ve hikmeti herşeyi kuşatır.

Ümit Şimşek

Göklerde ne var, yerde ne varsa Allah'ı tespih etmiştir. Azîz'dir O, Hakîm'dir.

Yaşar Nuri Öztürk

Göklerde ve yerde olan herşey, Allah'ın sınırsız şanını yüceltir. O her zaman üstün gelen ve herşeyi yerli yerince yapandır.

Abdullah Parlıyan

Göklerde ve yerde olanların hepsi Allah'ı anmaktadır. O, mülkünde galiptir; hikmet sahibidir.[620]

Bayraktar Bayraklı

Göklerde ve yerde olan her şey Allah'ın sınırsız şanını yüceltir. O, mutlak galiptir, tam hüküm ve hikmet sahibidir.

Cemal Külünkoğlu

Göklerde ve yerde olanların tümü Allah'ı tesbih etmektedir. O üstün güç sahibidir, hikmet sahibidir.

Kadri Çelik

Göklerde ne var yerde ne varsa hepsi Allah’ı tesbih (O’nun her türlü noksan sıfatlardan ve ortakları bulunmaktan münezzeh olduğunu ilan) eder. O, Azîz (mutlak izzet ve ululuk sahibi, her işte mutlak üstün ve galip)tir, Hakîm (bütün hüküm ve icraatında pek çok hikmetler bulunan)dır.

Ali Ünal

Göklerde ve yerde olan her şey Allah’ı tesbih etmektedir. Muhakkak ki O, Azîz’dir, Hakîm’dir.

Harun Yıldırım

Göklerde olan her şey ve yerde olan her şey Allah için hareket etti de, (bu sonuç öyle alındı): zira O'dur her işinde mükemmel olan, her hükmünde tam isabet kaydeden.

Mustafa İslamoğlu

Göklerdeki ve yerdeki herşey Allah’a boyun eğmektedir. O; mutlak güç sahibidir, doğru hüküm/karar verendir.

Sadık Türkmen

Göklerde ve yerde olanlar Allah'ı yücelterek, bütün noksan sıfatlarından tenzih ederler. O çok güçlü ve her şeyin hükmünü verendir.

İlyas Yorulmaz

Göklerde ve yerde olanlar Allah’ı tesbih etti (ve etmekte). Ve O; Azîz’dir, Hakîm’dir.

İmam İskender Ali Mihr