HAŞR SURESİ 17. Ayeti Abdullah Parlıyan Meali
Medine döneminde inmiştir. 24 âyettir. Sûre, adını ikinci ayette geçen “el-Haşr” kelimesinden almıştır. Haşr, toplamak demektir.
فَكَانَ عَاقِبَتَهُمَا أَنَّهُمَا فِي النَّارِ خَالِدَيْنِ فِيهَا وَذَلِكَ جَزَاء الظَّالِمِينَ ﴿١٧﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
fe kâne
âkibete-humâ
enne-humâ
fî en nâri
hâlideyni
fî-hâ
ve zâlike
cezâu
ez zâlimîne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
fe kâne | böylece ... oldu |
âkibete-humâ | onların ikisinin akıbetleri |
enne-humâ | onların ikisinin olduğu, ... olması |
fî en nâri | ateşin içinde |
hâlideyni | (ikisi) devamlı kalacak olanlar |
fî-hâ | orada, içinde |
ve zâlike | ve işte bu |
cezâu | ceza |
ez zâlimîne | zalimler |
Böylece ikisinin (münafıkların ve şeytanın) akıbeti orada, ateşin içinde ebediyyen kalmak oldu. Ve işte bu, zalimlerin cezasıdır.
HAŞR SURESİ 17. Ayeti Abdullah Parlıyan Meali
Nihayet şeytanın da, aldattığı kişinin de, münafıkların ve Yahudilerin sonu da mutlaka içinde devamlı kalacakları cehennem ateşidir. İşte bu da, yaratılış gayesi dışında yaşayanların cezasıdır.
Abdullah Parlıyan