Medine döneminde inmiştir. 24 âyettir. Sûre, adını ikinci ayette geçen “el-Haşr” kelimesinden almıştır. Haşr, toplamak demektir.


هُوَ اللَّهُ الَّذِي لَا إِلَهَ إِلَّا هُوَ الْمَلِكُ الْقُدُّوسُ السَّلَامُ الْمُؤْمِنُ الْمُهَيْمِنُ الْعَزِيزُ الْجَبَّارُ الْمُتَكَبِّرُ سُبْحَانَ اللَّهِ عَمَّا يُشْرِكُونَ ﴿٢٣﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

huve allâhu ellezî ilâhe illâ huve el meliku el kuddûsu es selâmu el mu'minu el muheyminu el azîzu el cebbâru el mutekebbiru subhâne allâhi ammâ (an-mâ) yuşrikûne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
huve allâhu ellezî O Allah ki
yoktur
ilâhe ilâh
illâ ancak, hariç, ...'den başka
huve o
el meliku melik, hükümran olan
el kuddûsu mukaddes olan
es selâmu selâmete erdiren
el mu'minu mü'min, emin olunan, emniyet veren, îmân edilen
el muheyminu koruyup gözeten
el azîzu azîz olan, yüce olan
el cebbâru cebreden, zorla yaptıran
el mutekebbiru pek büyük olan
subhâne allâhi Allah Sübhan'dır, noksan sıfatlardan münezzehtir (uzaktır)
ammâ (an-mâ) şeylerden
yuşrikûne şirk koşuyorlar

O Allah ki; O’ndan başka İlâh yoktur, Melik’tir (hükümrandır), Kuddüs’tür (mukaddestir), Selâm’dır (selâmete erdirendir), Mü’mindir (emniyet verendir), Müheymin’dir (koruyup gözetendir), Azîz’dir (yücedir), Cabbar’dır (cebredendir), Mütekebbir’dir (pek büyük olandır). Allah, şirk koşulan şeylerden münezzehtir (uzaktır).

HAŞR SURESİ 23. Ayeti Abdullah Parlıyan Meali

Allah O'dur ki, O'ndan başka ilah yoktur. Mülkün sahibi ve hükümranı O'dur. Her türlü ayıp ve noksanlıklardan uzaktır. Yarattıklarına zulmetmeyen tek güven kaynağıdır. İman bahşeden ve daima emniyette kılandır. Herşeyi görüp gözetendir. Mağlup edilemeyen tek güçlü ve kuvvetli O'dur. Dilediğini engelsiz yapan ve yaptırandır ve gerçekten büyüklüğe layık olandır O. Şanı yüce olan Allah, insanların ilahlık yakıştırdıkları herşeyden de uzak ve yücedir.

Abdullah Parlıyan