HUCURÂT SURESİ 7. Ayeti Ömer Nasuhi Bilmen Meali
Medine döneminde inmiştir. 18 âyettir. Sûre, adını dördüncü âyette geçen “Hucurât” kelimesinden almıştır. Hucurât odalar demektir. Burada Hz. Peygamber’in aile efradıyla birlikte ikamet ettiği odalar kastedilmektedir.
وَاعْلَمُوا أَنَّ فِيكُمْ رَسُولَ اللَّهِ لَوْ يُطِيعُكُمْ فِي كَثِيرٍ مِّنَ الْأَمْرِ لَعَنِتُّمْ وَلَكِنَّ اللَّهَ حَبَّبَ إِلَيْكُمُ الْإِيمَانَ وَزَيَّنَهُ فِي قُلُوبِكُمْ وَكَرَّهَ إِلَيْكُمُ الْكُفْرَ وَالْفُسُوقَ وَالْعِصْيَانَ أُوْلَئِكَ هُمُ الرَّاشِدُونَ ﴿٧﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
va'lemû | ve biliniz |
enne | ... olduğunu |
fî-kum | sizin içinizde, aranızda |
resûlu allâhi | Allah'ın Resûl'ü |
lev | eğer, şâyet, ise, olsa |
yutîu-kum | size tâbî olur, uyar, itaat eder |
fî kesîrin | çoğunda |
min el emri | işlerden, işlerde |
le | mutlaka |
anittum | siz sıkıntıya düşerdiniz |
ve lâkinne | ve lâkin, fakat |
allâhe | Allah |
habbebe | sevdirdi |
ileykum | size |
el îmâne | îmân |
ve zeyyene-hu | ve onu müzeyyen kıldı, süsledi |
fî kulûbi-kum | kalplerinizde |
ve kerrahe | ve kerih, çirkin gösterdi |
ileykum | size |
el kufre | küfrü |
ve el fusûka | ve fısk |
ve el isyâne | ve isyan |
ulâike | işte onlar |
hum | onlar |
er râşidûne | irşad olanlar |
Ve aranızda Allah’ın Resûl'ü olduğunu biliniz. Eğer işlerin çoğunda size itaat etseydi, mutlaka sıkıntıya düşerdiniz. Fakat Allah, size îmânı sevdirdi ve onu kalplerinizde müzeyyen kıldı. Küfrü, fıskı ve isyanı size kerih gösterdi. İşte onlar, onlar irşad olanlardır.
HUCURÂT SURESİ 7. Ayeti Ömer Nasuhi Bilmen Meali
Ve biliniz ki, aranızda muhakkak Allah'ın Peygamberi vardır. Eğer o, birçok işte size itaat edecek olsa idi elbette helâke düşmüş olurdunuz. Velâkin Allah Teâlâ size imanı sevdirdi ve onu kalblerinizde süsledi ve size küfrü ve fâsıkane hareketleri ve isyanı çirkin gösterdi. İşte doğru yola gidenler de onlardır.
Ömer Nasuhi Bilmen