HÛD SURESİ 102. Ayeti Yaşar Nuri Öztürk Meali
Mekke döneminde inmiştir. 123 âyettir. Sûre, adını içinde söz konusu edilen Hûd peygamberden almıştır.
وَكَذَلِكَ أَخْذُ رَبِّكَ إِذَا أَخَذَ الْقُرَى وَهِيَ ظَالِمَةٌ إِنَّ أَخْذَهُ أَلِيمٌ شَدِيدٌ ﴿١٠٢﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
ve kezâlike
ahzu
rabbi-ke
izâ
ehaze
el kurâ
ve hiye
zâlimetun
inne
ahze-hu
elîmun
şedîdun
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
ve kezâlike | ve onun gibi, böyle, böylece |
ahzu | yakalaması, alması |
rabbi-ke | senin Rabbin |
izâ | olduğu zaman |
ehaze | aldı, yakaladı |
el kurâ | belde, ülke, ülkeler, ülke halkı |
ve hiye | ve o |
zâlimetun | zulmetmek, zulüm işlemek, zalimdir |
inne | muhakkak, gerçekten |
ahze-hu | onun yakalaması, cezası |
elîmun | elîm, acı |
şedîdun | şiddetli |
Halkı zalim olan ülkeleri ahzettiği zaman senin Rabbinin yakalaması işte böyledir. Onun ahzı (yakalaması), muhakkak ki çok şiddetlidir, çok elîmdir.
HÛD SURESİ 102. Ayeti Yaşar Nuri Öztürk Meali
Rabbin zulme sapan kentleri/medeniyetleri çarptığı zaman, işte böyle çarpar. O'nun çarpması gerçekten korkunçtur, şiddetlidir.
Yaşar Nuri Öztürk