HÛD SURESİ 109. Ayeti Diyanet İşleri Meali
Mekke döneminde inmiştir. 123 âyettir. Sûre, adını içinde söz konusu edilen Hûd peygamberden almıştır.
فَلاَ تَكُ فِي مِرْيَةٍ مِّمَّا يَعْبُدُ هَؤُلاء مَا يَعْبُدُونَ إِلاَّ كَمَا يَعْبُدُ آبَاؤُهُم مِّن قَبْلُ وَإِنَّا لَمُوَفُّوهُمْ نَصِيبَهُمْ غَيْرَ مَنقُوصٍ ﴿١٠٩﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
fe
lâ teku
fî miryetin
mimmâ (min mâ)
ya'budu
hâulâi
mâ ya'budûne
illâ
kemâ
ya'budu
âbâu-hum
min kablu
ve in-nâ
le muveffû-hum
nasîbe-hum
gayra menkûsin
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
fe | o zaman, böylece, artık |
lâ teku | sen olma |
fî miryetin | şüphe içinde, kuşku içinde |
mimmâ (min mâ) | şeyden (dolayı) |
ya'budu | ibadet ediyor, kulluk ediyor, tapıyor |
hâulâi | bunlar, onlar |
mâ ya'budûne | onların taptıkları şey, ibadet ettikleri şey |
illâ | ancak, başka |
kemâ | gibi, nasıl ki |
ya'budu | ibadet ediyor, kulluk ediyor, tapıyor |
âbâu-hum | onların ataları, babaları |
min kablu | önceden |
ve in-nâ | ve muhakkak biz |
le muveffû-hum | elbette onlara ödeyen (vefa eden) |
nasîbe-hum | onların nasipleri |
gayra menkûsin | eksiltmeksizin (tenkis etmeksizin) |
Artık sen, onların taptığı şeylerden şüphe içinde olma. Onlar, ancak babalarının önceden ibadet ettiği gibi ibadet ediyorlar (onların taptığı şeylere tapıyorlar). Ve muhakkak ki Biz, onların nasiplerini eksiltmeksizin öderiz (ödeyenleriz).
HÛD SURESİ 109. Ayeti Diyanet İşleri Meali
(Ey Muhammed!) Şunların taptıkları şeylerin batıl olduğu konusunda şüpheye düşme. Onlar sadece, daha önce babalarının taptığı gibi tapıyorlar. Şüphesiz biz onlara (azaptan) paylarını eksiksiz olarak tastamam vereceğiz.
Diyanet İşleri