HÛD SURESİ 17. Ayeti Ahmet Tekin Meali
Mekke döneminde inmiştir. 123 âyettir. Sûre, adını içinde söz konusu edilen Hûd peygamberden almıştır.
أَفَمَن كَانَ عَلَى بَيِّنَةٍ مِّن رَّبِّهِ وَيَتْلُوهُ شَاهِدٌ مِّنْهُ وَمِن قَبْلِهِ كِتَابُ مُوسَى إَمَامًا وَرَحْمَةً أُوْلَئِكَ يُؤْمِنُونَ بِهِ وَمَن يَكْفُرْ بِهِ مِنَ الأَحْزَابِ فَالنَّارُ مَوْعِدُهُ فَلاَ تَكُ فِي مِرْيَةٍ مِّنْهُ إِنَّهُ الْحَقُّ مِن رَّبِّكَ وَلَكِنَّ أَكْثَرَ النَّاسِ لاَ يُؤْمِنُونَ ﴿١٧﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
e fe men | artık (o) kimse mi |
kâne | oldu |
alâ beyyinetin | kesin bir delil üzerinde |
min rabbi-hi | onun (kendi) Rabbinden |
ve yetlû-hu | ve onu okur / ona tâbî olur |
şâhidun | şahittir |
min-hu | ondan |
ve min kabli-hi | ve ondan önce |
kitâbu mûsâ | Musa'nın kitabı |
imâmen | bir imam, bir rehber (önder) olarak |
ve rahmeten | ve rahmet olarak |
ulâike | işte onlar |
yu'minûne | inanırlar (mü'mindirler) |
bi-hi | ona |
ve men | ve kimse |
yekfur | inkâr eder |
bi-hi | onu |
min el ahzâbi | hiziplerden, topluluklardan |
fe en nâru | böylece ateş |
mev'ıdu-hu | ona vaadedilen yer |
fe lâ teku | öyleyse olma |
fî miryetin | şüphe içinde, şüphede |
min-hu | ondan |
innehu el hakku | (muhakkak ki o) çünkü o haktır |
min rabbi-ke | senin Rabbinden |
ve lâkinne | ve lâkin, fakat |
eksere en nâsi | insanların çoğu |
lâ yu'minûne | inanmazlar, mü'min olmazlar |
Artık O’nun (Allah) tarafından bir şahitin, onu okuduğu kimse mi Rabbinden kesin bir delil üzerinde oldu ki; ondan önce bir imam (rehber) ve bir rahmet olarak Musa (a.s)’ın kitabı var(dır)? İşte onlar, ona inanırlar. Ve bir topluluktan onu inkâr eden, böylece ona vaadedilen yeri, ateş olan kimse mi (Rabbinden kesin bir delil üzerinde oldu)? Bundan sonra ondan şüphe içinde olma. Çünkü o, senin Rabbinden bir haktır. Lâkin insanların çoğu mü’min olmazlar (inanmazlar).
HÛD SURESİ 17. Ayeti Ahmet Tekin Meali
Sadece dünya hayatını isteyenler, ötesini umursamayanlar Rabbinden gelen apaçık hak bir delile, bir şeriata dayanarak amel eden, görevini yapan kimse gibi midir? O delili, Allah’tan gelen bir şâhit Kur’ân izliyor. Ondan önce de, bir imam, bir rehber ve bir rahmet olan kitap, Mûsâ’nın kitabı onu destekliyor. İşte bunlar Kur’ân’a iman ederler. Sana karşı birleşen gruplardan hangileri olursa olsun, Kur’ân’ı inkâr ederlerse onların varacakları yer ateştir. Aman ha, Kur’ân ile ilgili şüphe içinde olma. O gerekçeli, hikmete dayalı, toplumda hakça bir düzen gerçekleştirmen için Rabbin tarafından indirilmiş hak bir kitaptır. Fakat insanların çoğu iman etmeyecekler.
Ahmet Tekin