HÛD SURESİ 87. Ayeti Suat Yıldırım Meali
Mekke döneminde inmiştir. 123 âyettir. Sûre, adını içinde söz konusu edilen Hûd peygamberden almıştır.
قَالُواْ يَا شُعَيْبُ أَصَلاَتُكَ تَأْمُرُكَ أَن نَّتْرُكَ مَا يَعْبُدُ آبَاؤُنَا أَوْ أَن نَّفْعَلَ فِي أَمْوَالِنَا مَا نَشَاء إِنَّكَ لَأَنتَ الْحَلِيمُ الرَّشِيدُ ﴿٨٧﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
kâlû
yâ şuaybu
e salâtu-ke
te'muru-ke
en netruke
mâ ya'budu
âbâu-nâ
ev
en nef'ale
fî emvâli-nâ
mâ neşâu
inne-ke
le ente
el halîmu
er reşîdu
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
kâlû | dediler |
yâ şuaybu | ey Şuayb (a.s) |
e salâtu-ke | senin namazın mı |
te'muru-ke | sana emrediyor |
en netruke | bırakmamız, terketmemiz, vazgeçmemiz |
mâ ya'budu | ibadet ettiği şeyleri |
âbâu-nâ | atalarımız, babalarımız |
ev | veya, ve de |
en nef'ale | yapmamız |
fî emvâli-nâ | mallarımız hakkında, konusunda, mallarımıza |
mâ neşâu | dilediğimiz şeyi |
inne-ke | muhakkak ki sen |
le ente | elbette sen |
el halîmu | yumuşak huylu, halim |
er reşîdu | rüşde ermiş, irşad eden |
“Ya Şuayb! Babalarımızın ibadet ettiği şeyleri ve de mallarımız konusunda dilediğimizi yapmayı terketmemizi sana namazın mı emrediyor? Muhakkak ki sen, halimsin, reşidsin (rüşde erensin, irşad edensin).” dediler.
HÛD SURESİ 87. Ayeti Suat Yıldırım Meali
"Şuayb!" dediler, "atalarımızın taptıkları tanrılarımızı terketmeyi yahut mallarımızı dilediğimiz gibi kullanmaktan vazgeçmemizi senin namazın mı emrediyor? Aferin, amma da akıllı, uslu bir adamsın ha!"
Suat Yıldırım