İBRÂHÎM SURESİ 21. Ayeti Ahmet Tekin Meali
Mekke döneminde inmiştir. 52 âyettir. İçinde Hz. İbrahim'den ve ailesinden söz edildiği için bu adı almıştır.
وَبَرَزُواْ لِلّهِ جَمِيعًا فَقَالَ الضُّعَفَاء لِلَّذِينَ اسْتَكْبَرُواْ إِنَّا كُنَّا لَكُمْ تَبَعًا فَهَلْ أَنتُم مُّغْنُونَ عَنَّا مِنْ عَذَابِ اللّهِ مِن شَيْءٍ قَالُواْ لَوْ هَدَانَا اللّهُ لَهَدَيْنَاكُمْ سَوَاء عَلَيْنَآ أَجَزِعْنَا أَمْ صَبَرْنَا مَا لَنَا مِن مَّحِيصٍ ﴿٢١﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
ve berazû | ve çıktılar |
li allahi | Allah'a, Allah'ın huzuruna |
cemîan | hepsi |
fe kâle | o zaman, ve dediler |
ed duafâu | zayıflar, güçsüzler |
li ellezîne istekberû | kibirlenen kimselere |
in-nâ | muhakkak ki biz |
kunnâ | biz olduk |
lekum | size |
tebean | tâbî |
fe hel | artık, şu an, şimdi, mi |
entum | siz |
mugnûne | giderenler, uzaklaştıranlar |
annâ | bizden |
min azâbi allâhi | Allah'ın azabından |
min şey'in | bir şeyden, bir şeyi |
kâlû | dediler |
lev | eğer, şâyet ... olsa |
hedâ-nâ allâhu | Allah bizi hidayete erdirdi |
le hedeynâ-kum | elbette biz sizi hidayete erdirdik |
sevâun | eşittir, birdir |
aleynâ | bize göre, bizim için |
e cezi'nâ | feryat mı ettik, sabretmedik mi? |
em sabernâ | yoksa, veya, (... olsa da, ... olmasa da) sabır mı ettik? |
mâ lenâ | bize yoktur, bizim için yoktur |
min mahîsın | kaçacak yer |
Hepsi Allah’ın huzuruna çıktılar. Ve zayıf (güçsüz) olanlar kibirlenenlere şöyle dediler: “Muhakkak ki; biz size tâbî olduk. Şimdi siz, Allah’ın azabından bir şeyi bizden giderebilir misiniz?” Onlar: “Eğer Allah, bizi hidayete erdirseydi elbette biz de sizi hidayete erdirirdik. Sabretsek de, sabretmesek de bizim için aynıdır. Bizim için kaçacak bir yer yoktur.” dediler.
İBRÂHÎM SURESİ 21. Ayeti Ahmet Tekin Meali
Kıyamet günü, insanların hepsi kabirlerinden fırlayarak mahşere, Allah’ın huzuruna çıkacaklar. Zavallılar, zayıflar, büyüklük taslayan zorba iktidar sahiplerine:
Ahmet Tekin
'Bizler size tâbi olmuştuk. Şimdi siz Allah’ın azâbının, ondan bir parça bir şeyin bize uygulanmasını engelleyebilir misiniz?' diyecekler. Onlarsa:
'Allah bizi hidayete erdirme lütfunda bulunsaydı, biz de sizi doğru yola sevkederdik. Şimdi sızlansak da, sabretsek de birdir. Bugün azaptan kaçarak sığınacak bir yer yoktur.' derler.