İBRÂHÎM SURESİ 21. Ayeti İbni Kesir Meali
Mekke döneminde inmiştir. 52 âyettir. İçinde Hz. İbrahim'den ve ailesinden söz edildiği için bu adı almıştır.
وَبَرَزُواْ لِلّهِ جَمِيعًا فَقَالَ الضُّعَفَاء لِلَّذِينَ اسْتَكْبَرُواْ إِنَّا كُنَّا لَكُمْ تَبَعًا فَهَلْ أَنتُم مُّغْنُونَ عَنَّا مِنْ عَذَابِ اللّهِ مِن شَيْءٍ قَالُواْ لَوْ هَدَانَا اللّهُ لَهَدَيْنَاكُمْ سَوَاء عَلَيْنَآ أَجَزِعْنَا أَمْ صَبَرْنَا مَا لَنَا مِن مَّحِيصٍ ﴿٢١﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
ve berazû | ve çıktılar |
li allahi | Allah'a, Allah'ın huzuruna |
cemîan | hepsi |
fe kâle | o zaman, ve dediler |
ed duafâu | zayıflar, güçsüzler |
li ellezîne istekberû | kibirlenen kimselere |
in-nâ | muhakkak ki biz |
kunnâ | biz olduk |
lekum | size |
tebean | tâbî |
fe hel | artık, şu an, şimdi, mi |
entum | siz |
mugnûne | giderenler, uzaklaştıranlar |
annâ | bizden |
min azâbi allâhi | Allah'ın azabından |
min şey'in | bir şeyden, bir şeyi |
kâlû | dediler |
lev | eğer, şâyet ... olsa |
hedâ-nâ allâhu | Allah bizi hidayete erdirdi |
le hedeynâ-kum | elbette biz sizi hidayete erdirdik |
sevâun | eşittir, birdir |
aleynâ | bize göre, bizim için |
e cezi'nâ | feryat mı ettik, sabretmedik mi? |
em sabernâ | yoksa, veya, (... olsa da, ... olmasa da) sabır mı ettik? |
mâ lenâ | bize yoktur, bizim için yoktur |
min mahîsın | kaçacak yer |
Hepsi Allah’ın huzuruna çıktılar. Ve zayıf (güçsüz) olanlar kibirlenenlere şöyle dediler: “Muhakkak ki; biz size tâbî olduk. Şimdi siz, Allah’ın azabından bir şeyi bizden giderebilir misiniz?” Onlar: “Eğer Allah, bizi hidayete erdirseydi elbette biz de sizi hidayete erdirirdik. Sabretsek de, sabretmesek de bizim için aynıdır. Bizim için kaçacak bir yer yoktur.” dediler.
İBRÂHÎM SURESİ 21. Ayeti İbni Kesir Meali
Onların hepsi; Allah'ın huzuruna toplanıp çıkarlar. Zayıflar büyüklük taslayanlara: Doğrusu biz; size uymuştuk. Allah'ın azabından bizi koruyabilecek misiniz? derler. Onlar da: Allah, bizi doğru yola eriştirseydi; biz de sizi eriştirirdik. Şu halde artık sızlansak da katlansak da birdir. Bizim için kaçıp sığınacak bir yer yoktur, derler.
İbni Kesir