İBRÂHÎM SURESİ 30. Ayeti Muhammed Esed Meali
Mekke döneminde inmiştir. 52 âyettir. İçinde Hz. İbrahim'den ve ailesinden söz edildiği için bu adı almıştır.
وَجَعَلُواْ لِلّهِ أَندَادًا لِّيُضِلُّواْ عَن سَبِيلِهِ قُلْ تَمَتَّعُواْ فَإِنَّ مَصِيرَكُمْ إِلَى النَّارِ ﴿٣٠﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
ve cealû
li allâhi
endâden
li yudıllû
an sebîli-hi
kul
temetteû
fe inne
masîre-kum
ilâ en nâri
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
ve cealû | ve kıldılar, yaptılar, (eşler koştular) |
li allâhi | Allah'a |
endâden | eşler, denkler |
li yudıllû | saptırmak için |
an sebîli-hi | onun yolundan |
kul | de, söyle |
temetteû | metalanın, faydalanın, refah içinde olun |
fe inne | artık mutlaka |
masîre-kum | sizin dönüşünüz |
ilâ en nâri | ateşe |
Onun yolundan saptırmak için Allah’a eşler koştular. “Metalanın (refah içinde yaşayın)” de. Artık sizin dönüşünüz ateşedir.
İBRÂHÎM SURESİ 30. Ayeti Muhammed Esed Meali
Çünkü, onlar Allah'a rekabet edebilecek güçlerin var olduğunu vehmettiler ve sonuç olarak O'nun yolundan saptılar. De ki: "(Bu dünyada) avunup durun bakalım, nasıl olsa yolunuzun sonu ateş olacak!"
Muhammed Esed