İBRÂHÎM SURESİ 46. Ayeti Abdullah Parlıyan Meali
Mekke döneminde inmiştir. 52 âyettir. İçinde Hz. İbrahim'den ve ailesinden söz edildiği için bu adı almıştır.
وَقَدْ مَكَرُواْ مَكْرَهُمْ وَعِندَ اللّهِ مَكْرُهُمْ وَإِن كَانَ مَكْرُهُمْ لِتَزُولَ مِنْهُ الْجِبَالُ ﴿٤٦﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
ve kad
mekerû
mekre-hum
ve inde allâhi
mekru-hum,
ve in kâne
mekru-hum
li tezûle
min-hu
el cibâlu
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
ve kad | ve olmuştu |
mekerû | (hile) tuzak kurdular |
mekre-hum | onların hileleri, tuzakları |
ve inde allâhi | ve Allah'ın indindedir (katındadır, bilgisi vardır) |
mekru-hum, | onların tuzakları, hileleri |
ve in kâne | ve olsa bile |
mekru-hum | onların tuzakları, hileleri |
li tezûle | zail olması, yok edecek olması |
min-hu | ondan (onunla) |
el cibâlu | dağlar |
Onlar tuzaklarını (hilelerini) kurmuşlardı. Ve onların tuzakları (hileleri) Allah’ın indindedir (Allah onların tuzaklarını bilir), onların tuzakları (hileleri), dağları yok edecek (güçte) olsa bile...
İBRÂHÎM SURESİ 46. Ayeti Abdullah Parlıyan Meali
Hal böyleyken onlar, yine de çürük, asılsız tasarımlara dayanan oyunlarını oynamaya devam etmekteler. Oysa onların tüm oyunları ve tuzakları, dağları yerinden oynatacak kadar bile büyük olsa, Allah yanında onların tuzağına karşı tuzak var.
Abdullah Parlıyan