26,32,33 ve 57. âyetler ile 73-80. âyetler Medine döneminde, diğerleri Mekke döneminde inmiştir. 111 âyettir. Sûre, adını ilk âyetin konusu olan “İsrâ” olayından almıştır. “Geceleyin yürütmek” anlamına gelen “İsrâ”, Mîrac yolculuğunda, Hz. Peygamberin bir gece, Mekke’den Kudüs’e götürülmesini ifade eder. Sûrenin diğer bir adı da “Benî İsrâil Sûresi”dir.


وَقُرْآناً فَرَقْنَاهُ لِتَقْرَأَهُ عَلَى النَّاسِ عَلَى مُكْثٍ وَنَزَّلْنَاهُ تَنزِيلاً ﴿١٠٦﴾


İSRÂ SURESİ 106. Ayetinin Transkripsiyonu ve Sade Meali

ve kur'ânen faraknâ-hu li takrae-hu alân nâsi (alâ en nâsi) alâ muksin ve nezzelnâ-hu tenzîlen
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
ve kur'ânen ve Kur'ân-ı Kerim
faraknâ-hu onu kısımlara ayırdık
li takrae-hu onu okuman için
alân nâsi (alâ en nâsi) insanlara
alâ muksin uzun sürede
ve nezzelnâ-hu ve onu indirdik
tenzîlen bir indirme ile, indiriş ile, tenzil ederek

Ve Kur’ân-ı Kerim; onu kısımlara (sure sure ve âyet âyet) ayırdık. İnsanlara, onu muksin olarak (uzun sürede) okuman için tenzîlen (kısımlara ayırıp, uzun sürede okunabilecek şekilde), bir indirişle indirdik.

İSRÂ SURESİ 106. Ayeti Karşılaştırmalı Mealleri

Biz Kur’an’ı, insanlara dura dura okuyasın diye âyet âyet ayırdık ve onu peyderpey indirdik.

Diyanet İşleri

Bir Kur'ân'dır ki onu insanlara dura dura, yavaş yavaş okuman için âyet âyet, sûre sûre ayırdık ve onu azar azar indirdik.

Abdulbaki Gölpınarlı

Biz onu, Kur'an olarak, insanlara dura dura okuyasın diye (âyet âyet, sûre sûre) ayırdık; ve onu peyderpey indirdik.

Adem Uğur

Kurân'ı birbirinin tamamlayıcısı bölümlere ayırdık ki, insanlara, Onu hazmetmelerine imkân tanıyarak, zaman içinde yavaş yavaş okuyasın. . . Biz Onu kısım kısım indirdik.

Ahmed Hulusi

Sana bütün ilâhî kitaplardaki dinî-ilmî esasları içeren, okunan bir kitap, Kur’ân verdik. Onu insanlara dura dura okuyasın diye âyet âyet, sûre sûre ayırdık. Biz onu bölüm bölüm indirdik.

Ahmet Tekin

Onu bir Kur'an olarak, insanlara dura dura okuman için (ayet ayet) ayırdık ve onu (ihtiyaca göre) kademe kademe indirdik.

Ahmet Varol

Onu bir Kur'an olarak, insanlara dura dura okuman için (bölüm bölüm) ayırdık ve onu safha safha bir indirme ile indirdik.

Ali Bulaç

Hem onu, bir Kur’ân olarak âyetlere ayırdık ki, insanlara dura dura okuyasın. Biz, onu yavaş yavaş (ve âyet âyet yirmi üç yılda) indirdik.

Ali Fikri Yavuz

Kuran'i, insanlara agir agir okuman icin, bolum bolum indirdik ve onu gerektikce indirdik.

Bekir Sadak

İnsanlara, ağır ağır, aralıklı, nefes ala ala okuyasın diye Kur'ân'ı parça parça sunduk, gerektikçe (ihtiyaca göre) indirdik.

Celal Yıldırım

Kuran'ı, insanlara ağır ağır okuman için, bölüm bölüm indirdik ve onu gerektikçe indirdik.

Diyanet İşleri (eski)

Biz onu, Kur'an olarak, insanlara dura dura okuyasın diye (âyet âyet, sûre sûre) ayırdık; ve onu peyderpey indirdik.

Diyanet Vakfi

Uzun bir zaman dilimi içerisinde halka okuman için ayırdığımız bir Kuran'dır. Onu topluca indirmiştik

Edip Yüksel

Hem onu bir Kur'an olmak üzere âyet âyet ayırdık ki nâsa dura dura okuyasın hem de tenzil suretiyle ceste ceste indirdik

Elmalılı Hamdi Yazır

Hem onu bir Kur'an olarak ayet ayet ayırdık ki, insanlara dura dura okuyasın, hem de gerektikçe parça parça indirdik.

Elmalılı (sadeleştirilmiş)

Sana Kur'ân'ı verdik ve onu insanlara sindire sindire okuyasın diye (kısımlara) ayırdık ve biz onu yavaş yavaş indirdik.

Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)

Kur'an'ı insanlara ağır ağır okuyasın diye bölümlere ayırdık ve ihtiyaçlar gerektikçe bölüm bölüm indirdik.

Seyyid Kutub

Onu bir Kuran olarak, insanlara dura dura okuman için (bölüm bölüm) ayırdık ve onu safha safha bir indirme ile indirdik.

Gültekin Onan

Biz onu bir Kur'an olmak üzere (âyet âyet) ayırdık ki insanlara karşı, dura dura (ağır ağır, dâne dâne) okuyasın. Biz onu tedricen indirdik.

Hasan Basri Çantay

Hem onu, bir Kur’ân olarak (âyet âyet) kısımlara ayırdık ki, insanlara onu (iyice anlayabilmeleri için) dura dura okuyasın! Çünki onu (hâdiselere göre, size bir ders olmak üzere) azar azar indirdik.

Hayrat Neşriyat

Bir de Kur'an'ı insanlara ağır ağır okuman için, bölüm bölüm ve gerektikçe indirdik.

İbni Kesir

ve ayrıca onu, insanlara yavaş yavaş okuyasın diye bir Kuran, temel bir okuma metni olarak bölüm bölüm açıkladık, ayet ayet indirdik.

Muhammed Esed

Ve onu Kur'an olarak vakit vakit (müneccemen) indirdik, onu nâsa teennî ile (dura dura) okuyasın diye. Ve onu birbiri ardınca (müteferrik surette) indirmiş olduk.

Ömer Nasuhi Bilmen

Sana Kur'an'ı verdik ve onu insanlara yavaş yavaş okuman için kısım kısım indirdik.

Ömer Öngüt

Kur’an’ı, insanlara dura dura okuyasın diye kısım kısım indirdik. O’nu yavaş yavaş indirdik.

Şaban Piriş

Hem o vahyi, insanların zihinlerine sindire sindire okuman için, zaman zaman gelen Kur’ân dersleri halinde indirdik

Suat Yıldırım

Onu, insanlara ağır ağır okuman için, okuma parçalarına ayırdık ve onu azar azar indirdik.

Süleyman Ateş

Onu bir Kur'an olarak, insanlara dura dura okuman için (bölüm bölüm) ayırdık ve onu safha safha bir indirme ile indirdik.

Tefhim-ul Kuran

Hem Kur'ân'ı insanlara fasılalar halinde okuyasın diye bölümlere ayırdık ve parça parça indirdik.

Ümit Şimşek

Onu, bir Kur'an olarak, insanlara dura dura okuyasın diye kısımlara ayırıp ağır ağır indirdik.

Yaşar Nuri Öztürk

Ve ayrıca onu insanlara dura dura, yavaş yavaş okuyasın diye, ayet ayet, sûre sûre ayırdık ve onu azar azar indirdik.

Abdullah Parlıyan

Biz onu Kur'ân olarak, insanlara ağır ağır okuman için, bölüm bölüm ayırdık ve peyderpey indirdik.

Bayraktar Bayraklı

Kur'an'ı insanlara sindire sindire (ağır ağır) okuyasın diye bölümlere ayırdık ve (gerektikçe) bölüm bölüm indirdik.

Cemal Külünkoğlu

Onu insanlara ağır ağır okuman için bir Kur'an olarak (bölüm bölüm) ayırdık ve onu özel bir indirişle (aşamalı şekilde) indirdik.

Kadri Çelik

Ve o Kur’ân’ı, insanların zihinlerine ve kalblerine sindire sindire okuman için ders ders bölerek belli şartlara, hadiselere ve ihtiyaca göre kısım kısım indirmekteyiz.

Ali Ünal

Biz onu, Kur'an olarak, insanlara dura dura okuyasın diye ayırdık; ve onu peyderpey indirdik.

Harun Yıldırım

Ayrıca onu sürekli okunan bir Kur'an kılmak için bölüm bölüm açıkladık (ki), üzerinde dura dura onu insanlara okuyasın; çünkü biz de onu, (hayata geçirsinler) diye dura dura, parça parça indirmiştik.

Mustafa İslamoğlu

Bir kur’an ki, insanlara onu ara ara (gerektiğinde/ihtiyaca binaen) okuman için, bölümlere ayırarak küme küme yaptık ve onu azar azar indirdik!

Sadık Türkmen

Senin bu Kur'an'ı insanlara yavaş yavaş acele etmeden okuman için, bölümlere ayırdık ve o şekilde (parça parça) indirdik.

İlyas Yorulmaz

Ve Kur’ân-ı Kerim; onu kısımlara (sure sure ve âyet âyet) ayırdık. İnsanlara, onu muksin olarak (uzun sürede) okuman için tenzîlen (kısımlara ayırıp, uzun sürede okunabilecek şekilde), bir indirişle indirdik.

İmam İskender Ali Mihr