İSRÂ SURESİ 108. Ayeti Ali Fikri Yavuz Meali
26,32,33 ve 57. âyetler ile 73-80. âyetler Medine döneminde, diğerleri Mekke döneminde inmiştir. 111 âyettir. Sûre, adını ilk âyetin konusu olan “İsrâ” olayından almıştır. “Geceleyin yürütmek” anlamına gelen “İsrâ”, Mîrac yolculuğunda, Hz. Peygamberin bir gece, Mekke’den Kudüs’e götürülmesini ifade eder. Sûrenin diğer bir adı da “Benî İsrâil Sûresi”dir.
وَيَقُولُونَ سُبْحَانَ رَبِّنَا إِن كَانَ وَعْدُ رَبِّنَا لَمَفْعُولاً ﴿١٠٨﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
ve yekûlûne
subhâne
rabbi-nâ
in kâne
va'du
rabbi-nâ
le mef'ûlen
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
ve yekûlûne | ve derler |
subhâne | yücedir, sübhandır, herşeyden münezzehtir |
rabbi-nâ | Rabbimiz |
in kâne | olursa |
va'du | vaadetti |
rabbi-nâ | Rabbimiz |
le mef'ûlen | mutlaka, elbette yapılmıştır, ifa edilmiştir |
Ve derler ki: “Rabbimiz, Sübhan’dır (herşeyden münezzehtir). Eğer Rabbimiz vaadettiyse, (o) mutlaka ifa edilmiştir.”
İSRÂ SURESİ 108. Ayeti Ali Fikri Yavuz Meali
Ve şöyle diyorlar: “- Rabbimizi tenzih ederiz (vaadini yerine getirir). Gerçekten Rabbimiz vaadi yerine getirilmiş bulunuyor.”
Ali Fikri Yavuz