26,32,33 ve 57. âyetler ile 73-80. âyetler Medine döneminde, diğerleri Mekke döneminde inmiştir. 111 âyettir. Sûre, adını ilk âyetin konusu olan “İsrâ” olayından almıştır. “Geceleyin yürütmek” anlamına gelen “İsrâ”, Mîrac yolculuğunda, Hz. Peygamberin bir gece, Mekke’den Kudüs’e götürülmesini ifade eder. Sûrenin diğer bir adı da “Benî İsrâil Sûresi”dir.


كُلاًّ نُّمِدُّ هَؤُلاء وَهَؤُلاء مِنْ عَطَاء رَبِّكَ وَمَا كَانَ عَطَاء رَبِّكَ مَحْظُورًا ﴿٢٠﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

kullen numiddu hâulâi ve hâulâi min atâi rabbi-ke ve mâ kâne atâu rabbi-ke mahzûran
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
kullen herkes, hepsi
numiddu yardım ederiz, arttırırız, veririz
hâulâi bunlar
ve hâulâi ve bunlar
min atâi ihsan(lar)dan
rabbi-ke senin Rabbinin
ve mâ kâne ve değildir, olmadı
atâu ihsan(lar)
rabbi-ke senin Rabbinin
mahzûran mahzur, hazer edilmiş, men edilmiş, sınırlı, kısıtlı

Bunları herkese (dünyayı isteyene de ahireti isteyene de) veririz. Ve bunlar, Rabbinin atâ (ihsan)larındandır. Rabbinin atâları (ihsanları) mahzur (sınırlı, kısıtlı, men edilmiş) değildir.

İSRÂ SURESİ 20. Ayeti İmam İskender Ali Mihr Meali

Bunları herkese (dünyayı isteyene de ahireti isteyene de) veririz. Ve bunlar, Rabbinin atâ (ihsan)larındandır. Rabbinin atâları (ihsanları) mahzur (sınırlı, kısıtlı, men edilmiş) değildir.

İmam İskender Ali Mihr