26,32,33 ve 57. âyetler ile 73-80. âyetler Medine döneminde, diğerleri Mekke döneminde inmiştir. 111 âyettir. Sûre, adını ilk âyetin konusu olan “İsrâ” olayından almıştır. “Geceleyin yürütmek” anlamına gelen “İsrâ”, Mîrac yolculuğunda, Hz. Peygamberin bir gece, Mekke’den Kudüs’e götürülmesini ifade eder. Sûrenin diğer bir adı da “Benî İsrâil Sûresi”dir.


أُولَئِكَ الَّذِينَ يَدْعُونَ يَبْتَغُونَ إِلَى رَبِّهِمُ الْوَسِيلَةَ أَيُّهُمْ أَقْرَبُ وَيَرْجُونَ رَحْمَتَهُ وَيَخَافُونَ عَذَابَهُ إِنَّ عَذَابَ رَبِّكَ كَانَ مَحْذُورًا ﴿٥٧﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

ulâikellezîne (ulâike ellezîne) yed'ûne yebtegûne ilâ rabbi-him el vesîlete eyyu-hum akrabu ve yercûne rahmete-hu ve yehâfûne azâbe-hu inne azâbe rabbi-ke kâne mahzûran
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
ulâikellezîne (ulâike ellezîne) işte onlar
yed'ûne davet ediyorlar, çağırıyorlar
yebtegûne talep ediyorlar, arıyorlar
ilâ rabbi-him Rab'lerine, kendi Rab'lerine
el vesîlete bir vesile
eyyu-hum onların hangisi
akrabu en yakın, daha yakın
ve yercûne ve ümit ederler
rahmete-hu onun rahmeti
ve yehâfûne ve korkarlar
azâbe-hu onun azabı
inne muhakkak ki
azâbe azap
rabbi-ke senin Rabbin
kâne oldu, ...'dır
mahzûran hazer edilen (çekinilen, korkulan)

İşte o çağırdıkları (da), kendi Rab’lerine “onların hangisi daha yakındır” diye (O’na en yakın) vesileyi ararlar ve O’nun rahmetini ümit ederler, O’nun azabından korkarlar. Muhakkak ki Rabbinin azabı, hazer edilendir (korkulandır).

İSRÂ SURESİ 57. Ayeti Tefhim-ul Kuran Meali

Onların taptıkları da, -hangisi daha yakındır diye- Rablerine (yaklaşmak için) bir vesile arıyorlar. O'nun rahmetini umuyorlar ve azabından korkuyorlar. Şüphesiz senin Rabbinin azabı korkunçtur.

Tefhim-ul Kuran