26,32,33 ve 57. âyetler ile 73-80. âyetler Medine döneminde, diğerleri Mekke döneminde inmiştir. 111 âyettir. Sûre, adını ilk âyetin konusu olan “İsrâ” olayından almıştır. “Geceleyin yürütmek” anlamına gelen “İsrâ”, Mîrac yolculuğunda, Hz. Peygamberin bir gece, Mekke’den Kudüs’e götürülmesini ifade eder. Sûrenin diğer bir adı da “Benî İsrâil Sûresi”dir.


إِنَّ عِبَادِي لَيْسَ لَكَ عَلَيْهِمْ سُلْطَانٌ وَكَفَى بِرَبِّكَ وَكِيلاً ﴿٦٥﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

inne ibâdî leyse leke aleyhim sultânun ve kefâ bi rabbi-ke vekîlen
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
inne muhakkak
ibâdî kullarım
leyse değil, yoktur
leke senin
aleyhim onların üzerine
sultânun sultanlık, yaptırım gücü
ve kefâ bi ve yeterli, kâfi
rabbi-ke senin Rabbin
vekîlen vekil olarak

Muhakkak ki Benim kullarımın üzerinde, senin bir sultanlığın (yaptırım gücün) yoktur. Ve senin Rabbin, vekil olarak kâfidir (yeter).

İSRÂ SURESİ 65. Ayeti Ali Ünal Meali

“Fakat Benim (has ve samimî) kullarım üzerinde senin asla bir hakimiyetin olamayacaktır.” Onların koruyucusu ve işlerine vekil olarak Rabbin yeter.

Ali Ünal