26,32,33 ve 57. âyetler ile 73-80. âyetler Medine döneminde, diğerleri Mekke döneminde inmiştir. 111 âyettir. Sûre, adını ilk âyetin konusu olan “İsrâ” olayından almıştır. “Geceleyin yürütmek” anlamına gelen “İsrâ”, Mîrac yolculuğunda, Hz. Peygamberin bir gece, Mekke’den Kudüs’e götürülmesini ifade eder. Sûrenin diğer bir adı da “Benî İsrâil Sûresi”dir.


وَقَالُواْ لَن نُّؤْمِنَ لَكَ حَتَّى تَفْجُرَ لَنَا مِنَ الأَرْضِ يَنبُوعًا ﴿٩٠﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

ve kâlû len nu'mine leke hattâ tefcure lenâ min el ardı yenbûan
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
ve kâlû ve dediler
len nu'mine biz asla inanmayız
leke sana
hattâ oluncaya kadar, olmadıkça
tefcure fışkırtırsın (yerden çıkarırsın)
lenâ bizim için, bize
min el ardı yerden, yeryüzünden, arzdan
yenbûan pınar, menba, su kaynağı

Ve dediler ki: “Sen, bize yerden bir memba (pınar) çıkarmadıkça (fışkırtmadıkça) sana asla inanmayız.”

İSRÂ SURESİ 90. Ayeti Ahmet Varol Meali

Dediler ki: 'Yerden bir kaynak fışkırtmadığın sürece sana inanmayacağız.

Ahmet Varol