İSRÂ SURESİ 97. Ayeti Ali Ünal Meali
26,32,33 ve 57. âyetler ile 73-80. âyetler Medine döneminde, diğerleri Mekke döneminde inmiştir. 111 âyettir. Sûre, adını ilk âyetin konusu olan “İsrâ” olayından almıştır. “Geceleyin yürütmek” anlamına gelen “İsrâ”, Mîrac yolculuğunda, Hz. Peygamberin bir gece, Mekke’den Kudüs’e götürülmesini ifade eder. Sûrenin diğer bir adı da “Benî İsrâil Sûresi”dir.
وَمَن يَهْدِ اللّهُ فَهُوَ الْمُهْتَدِ وَمَن يُضْلِلْ فَلَن تَجِدَ لَهُمْ أَوْلِيَاء مِن دُونِهِ وَنَحْشُرُهُمْ يَوْمَ الْقِيَامَةِ عَلَى وُجُوهِهِمْ عُمْيًا وَبُكْمًا وَصُمًّا مَّأْوَاهُمْ جَهَنَّمُ كُلَّمَا خَبَتْ زِدْنَاهُمْ سَعِيرًا ﴿٩٧﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
ve men | ve kim, kimi |
yehdi allâhu | Allah (Kendisine) ulaştırır |
fe huve | artık, o zaman, o taktirde o |
el muhtedi | hidayete ermiştir |
ve men | ve kim, kimi |
yudlil | dalâlette bırakır |
fe len tecide | o zaman, o taktirde bulamazsın |
lehum | onlar, onlar için |
evliyâe | velîler, dostlar |
min dûni-hi | ondan başka |
ve nahşuru-hum | ve onları haşrederiz, toplarız |
yevme el kıyâmeti | kıyâmet günü |
alâ vucûhi-him | yüzleri üzerinde, yüzükoyun, yüzüstü |
umyen | kör olarak |
ve bukmen | ve dilsiz olarak |
ve summen | ve sağır olarak |
me'vâ-hum | onların barınağı, kalacakları yer |
cehennemu | cehennem |
kullemâ | her seferinde, her defasında |
habet | sönmeye yüz tuttu |
zidnâ-hum | onlara arttırdık (arttırırırız) |
saîren | alevli ateş |
Ve Allah, kimi (Kendisine) ulaştırırsa, artık o hidayete ermiştir. Ve kimi dalâlette bırakırsa (kim Allah’a ulaşmayı dilemezse), o taktirde onlar için O’ndan (Allah’tan) başka dostlar bulamazsın. Ve kıyâmet günü onları kör, dilsiz ve sağır olarak yüzüstü (sürünerek) haşrederiz. Onların me’vası (kalacakları yer) cehennemdir. Ve Biz, onlara (ateşin) her sönmeye yüz tutuşunda (alevli ateşi) arttırdık (arttırırız).
İSRÂ SURESİ 97. Ayeti Ali Ünal Meali
Allah kimi doğru yola iletirse, doğru yolda olan sadece odur. Kimi de (o kişi öyle dilediği ve hak ettiği için) saptırırsa, artık böyleleri için başka dost, yardımcı ve koruyucu da bulamazsın ki, (onları doğru yola getirsin ve) O’na karşı koruyup sahiplenebilsin. Kıyamet Günü onları kör, dilsiz ve sağır olarak yüzleri üzerinde sürüm sürüm haşrederiz. Nihaî barınakları da Cehennem’ dir. Ne zaman onun ateşi hafifleyecek olsa, onlar için onun alevini körükleriz.
Ali Ünal