Mekke döneminde inmiştir. 45 âyettir. Sûre, adını başındaki “Kâf” harfinden almıştır.


وَكَمْ أَهْلَكْنَا قَبْلَهُم مِّن قَرْنٍ هُمْ أَشَدُّ مِنْهُم بَطْشًا فَنَقَّبُوا فِي الْبِلَادِ هَلْ مِن مَّحِيصٍ ﴿٣٦﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

ve kem ehlek-nâ kable-hum min karnin hum eşeddu min-hum batşen fe nakkabû fî el bilâdi hel min mahîsin
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
ve kem ve kaç tane, nice
ehlek-nâ biz helâk ettik
kable-hum onlardan önce
min karnin (nice) nesiller
hum onlar
eşeddu daha kuvvetli
min-hum onlardan, kendilerinden
batşen yakalamak, yakıp yıkmak
fe halbuki, oysaki
nakkabû yer araştırdılar, yer aradılar
fî el bilâdi beldelerde, şehirlerde
hel var mı?
min mahîsin kaçacak, kurtulacak bir yer

Ve onlardan önce, yakıp yıkmak ve şiddet bakımından, onlardan daha kuvvetli nice nesilleri helâk ettik. Oysaki beldelerde (helâk olmaktan kurtulmak için) gezip dolaştılar, yer araştırdılar. Kaçıp kurtulacak bir yer var mı ki ?

KAF SURESİ 36. Ayeti Abdulbaki Gölpınarlı Meali

Ve nice nesiller helâk ettik onlardan önce. Onlar, bunlardan daha çokluktu, daha güçlü kuvvetliydi, derken şehirleri delik deşik etmişlerdi, her tarafı ellerine geçirmişlerdi fakat bir kaçacak yer mi var?

Abdulbaki Gölpınarlı