Mekke döneminde inmiştir. 45 âyettir. Sûre, adını başındaki “Kâf” harfinden almıştır.


إِنَّ فِي ذَلِكَ لَذِكْرَى لِمَن كَانَ لَهُ قَلْبٌ أَوْ أَلْقَى السَّمْعَ وَهُوَ شَهِيدٌ ﴿٣٧﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

inne fî zâlike le zikrâ li men kâne lehu kalbun ev elkâ es sem'a ve huve şehîdun
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
inne muhakkak ki
fî zâlike bunda vardır
le mutlaka, elbette
zikrâ hatırlatma, öğüt, ibret
li men kimse için
kâne oldu, idi
lehu onun, onun vardır
kalbun kalp
ev veya, ya da, ve
elkâ ilka etme, bırakma, hitab etme
es sem'a kulak verdi, dinledi, işitti
(elkâ es sem’a: kulak verme, dinleme)
ve huve ve o
şehîdun şahit olarak

Muhakkak ki bunda kalpleri olan ve ilka edilenleri işitebilen ve (kalp gözleri ile Allah’a) şahit olan kişiler için mutlaka ibret vardır.

KAF SURESİ 37. Ayeti İmam İskender Ali Mihr Meali

Muhakkak ki bunda kalpleri olan ve ilka edilenleri işitebilen ve (kalp gözleri ile Allah’a) şahit olan kişiler için mutlaka ibret vardır.

İmam İskender Ali Mihr