Ay Suresi, adını ilk ayetinde yer alan kamer kelimesinden almıştır.


تَنزِعُ النَّاسَ كَأَنَّهُمْ أَعْجَازُ نَخْلٍ مُّنقَعِرٍ ﴿٢٠﴾


KAMER SURESİ 20. Ayetinin Transkripsiyonu ve Sade Meali

tenziu en nâse keenne-hum a'câzu nahlin munkairin
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
tenziu çekip alır, söküp atar, havaya fırlatıp atar
en nâse insanlar
keenne-hum sanki onlar ... gibi
a'câzu artıklar, arta kalanlar, geriye kalanlar, kütükler
nahlin hurma ağaçları
munkairin kökünden sökülmüş olan

(Öyle bir rüzgâr ki) insanları, sanki kökünden koparılmış hurma kütükleri gibi (havaya fırlatıp) atar.

KAMER SURESİ 20. Ayeti Karşılaştırmalı Mealleri

İnsanları köklerinden sökülmüş hurma kütükleri gibi kaldırıp atıyordu.

Diyanet İşleri

Onları kökünden koparmadaydı, sanki köklerinden kopup baş aşağı devrilen hurma kütükleriydi onlar.

Abdulbaki Gölpınarlı

O rüzgâr, insanları, sökülmüş hurma kütükleri gibi yere seriyordu.

Adem Uğur

İnsanları, sanki sökülmüş hurma kütükleri gibi koparıp atıyordu.

Ahmed Hulusi

İnsanların kafalarını koparan bir rüzgar estirdik. İnsanlar sanki kökünden sökülmüş hurma gövdeleri gibi yere serilmişti.

Ahmet Tekin

İnsanları söküp savuruyordu. Sanki onlar köklerinden sökülmüş hurma kütükleri gibi (görünüyorlardı).

Ahmet Varol

İnsanları söküp atıyordu; sanki onlar, kökünden sökülüp kopmuş hurma kütükleriymiş gibi.

Ali Bulaç

Öyle ki, insanları, kökünden sökülmüş hurma kütükleri gibi söküb atıyordu.

Ali Fikri Yavuz

(19-20) Nitekim uzerlerine, insanlari, sokulmus hurma kutugu gibi kopararak yere seren, dondurucu bir ruzgari ugursuzlugu devam eden bir gunde gonderdik.

Bekir Sadak

(20-21) İnsanları bulundukları yerden söküp atıyordu da her biri sanki kökünden devrilen birer hurma kütüğüne benziyordu. Benim azabım ve uyarılarım nasılmış (bir görün) ?.

Celal Yıldırım

(19-20) Nitekim üzerlerine, insanları, sökülmüş hurma kütüğü gibi kopararak yere seren, dondurucu bir rüzgarı uğursuzluğu devam eden bir günde gönderdik.

Diyanet İşleri (eski)

O rüzgâr, insanları, sökülmüş hurma kütükleri gibi yere seriyordu.

Diyanet Vakfi

İnsanları, sanki köklerinden koparılmış hurma kötükleriymiş gibi yıkıyordu.

Edip Yüksel

İnsanları kökünden devrilen hurma kütükleri gibi yolar

Elmalılı Hamdi Yazır

İnsanları, kökünden devrilen hurma kütükleri gibi yoluyordu.

Elmalılı (sadeleştirilmiş)

(O rüzgar) insanları, sökülmüş hurma kütükleri gibi yere seriyordu.

Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)

Bu kasırga insanları sökülmüş hurma kütükleri gibi havaya kaldırıp savuruyordu.

Seyyid Kutub

İnsanları söküp atıyordu; sanki onlar, kökünden sökülüp kopmuş hurma kütükleriymiş gibi.

Gültekin Onan

(Öyle bir fırtına ki) insanları, sanki onlar köklerinden sökülmüş hurma kütükleri imiş gibi, ta temelinden kopar (ıb helake uğrat) ıyordu.

Hasan Basri Çantay

İnsanları çekip alıyordu. Sanki onlar köklerinden sökülmüş hurma kütükleri gibiydiler!

Hayrat Neşriyat

İnsanları, sökülmüş hurma kütükleri gibi koparıp yere seriyordu.

İbni Kesir

(bu kasırga,) insanları köklerinden koparılmış hurma kütükleri gibi savurup attı.

Muhammed Esed

(19-20) Şüphe yok ki, Biz onların üzerine uğursuz, devamlı bir günde bir soğuk rüzgar gönderdik. İnsanları koparıyordu. Onlar, sanki dibinden kopmuş hurma kütükleri imişler.

Ömer Nasuhi Bilmen

O rüzgâr insanları, sanki köklerinden sökülmüş hurma kütükleri imişler gibi koparıp yere seriyordu.

Ömer Öngüt

Sanki kökünden sökülmüş hurma ağacının kökleri gibi insanları yerlerinden koparıp atıyordu.

Şaban Piriş

Öyle ki insanları, kökü sökülmüş, içi boş hurma kütükleri gibi fırlatıp atıyordu.

Suat Yıldırım

İnsanları sanki köklerinden sökülmüş hurma kütükleri imişler gibi koparıp deviriyordu.

Süleyman Ateş

İnsanları söküp atıyordu; sanki onlar, kökünden sökülüp kopmuş hurma kütükleriymiş gibi.

Tefhim-ul Kuran

Bir fırtına ki, insanları kökünden sökülmüş hurma kütükleri gibi yerlerinden koparıp atıyordu.

Ümit Şimşek

İnsanları, köklerinden sökülmüş hurma kütükleri gibi kaldırıp atıyordu.

Yaşar Nuri Öztürk

O rüzgar, insanları sökülmüş hurma kütükleri gibi yere seriyordu.

Abdullah Parlıyan

O rüzgâr, insanları, sanki köklerinden koparılmış, hurma kütükleri gibi yere seriyordu.

Bayraktar Bayraklı

(Öyle bir kasırga ki) insanları köklerinden sökülmüş hurma kütükleri gibi kaldırıp atıyordu.

Cemal Külünkoğlu

Sanki kökünden sökülüp atılmış hurma kütükleriymiş gibi insanları söküp atıyordu.

Kadri Çelik

Öyle ki, insanları kökünden sökülmüş, içi boş hurma kütükleri gibi fırlatıp atıyordu.

Ali Ünal

İnsanları koparıp atıyordu. Sanki onlar kökünden kopmuş hurma kütükleri idiler.

Harun Yıldırım

insanları öyle savuruyordu ki, sanki onlar kökünden sökülmüş hurma kütükleri gibi (yere serildiler).

Mustafa İslamoğlu

Insanları, dibinden sökülmüş hurma kütükleri gibi koparıp atıyordu!

Sadık Türkmen

O rüzgâr insanları, kökünden sökülüp atılan hurma ağaçları gibi, savurup atıyordu.

İlyas Yorulmaz

(Öyle bir rüzgâr ki) insanları, sanki kökünden koparılmış hurma kütükleri gibi (havaya fırlatıp) atar.

İmam İskender Ali Mihr