Mekke döneminde inmiştir. 88 âyettir. Sûre, adını 25. âyette geçen “el-Kasas” kelimesinden almıştır. Kasas, kıssalar anlamında olup Kur’an’da geçen kıssa ve olaylar için kullanılır.


وَجَاء رَجُلٌ مِّنْ أَقْصَى الْمَدِينَةِ يَسْعَى قَالَ يَا مُوسَى إِنَّ الْمَلَأَ يَأْتَمِرُونَ بِكَ لِيَقْتُلُوكَ فَاخْرُجْ إِنِّي لَكَ مِنَ النَّاصِحِينَ ﴿٢٠﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

ve câe raculun min aksa el medîneti yes'â kâle yâ mûsâ inne el melee ye'temirûne bike li yaktulû-ke fahruc (fe uhruc) innî leke min en nâsıhîne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
ve câe ve geldi
raculun bir adam
min ...'den
aksa en uzak yer, öbür ucundan
el medîneti şehir
yes'â koşarak
kâle dedi
yâ mûsâ ey Musa
inne muhakkak, mutlaka
el melee (kavmin) ileri gelenleri
ye'temirûne emir vermek için görüşüyorlar, konuşuyorlar
bike sana, senin için, senin hakkında
li için
yaktulû-ke seni öldürmek
fahruc (fe uhruc) öyleyse hemen çık
innî muhakkak ki ben
leke sana
min en nâsıhîne nasihat edenlerden, öğüt verenlerden

Ve şehrin öbür ucundan bir adam koşarak geldi: "Ey Musa! (Kavmin) ileri gelenleri mutlaka seni öldürme emrini vermek için konuşuyorlar. Öyleyse hemen (şehirden) çık. Muhakkak ki ben, sana öğüt verenlerdenim." dedi.

KASAS SURESİ 20. Ayeti Ahmet Varol Meali

Şehrin öbür ucundan bir adam koşarak gelip dedi ki: 'Ey Musa! İleri gelenler seni öldürmek için senin hakkında aralarında görüşüyorlar. Hemen çık. Gerçekten ben sana öğüt verenlerdenim.'

Ahmet Varol