KASAS SURESİ 46. Ayeti Ali Bulaç Meali
Mekke döneminde inmiştir. 88 âyettir. Sûre, adını 25. âyette geçen “el-Kasas” kelimesinden almıştır. Kasas, kıssalar anlamında olup Kur’an’da geçen kıssa ve olaylar için kullanılır.
وَمَا كُنتَ بِجَانِبِ الطُّورِ إِذْ نَادَيْنَا وَلَكِن رَّحْمَةً مِّن رَّبِّكَ لِتُنذِرَ قَوْمًا مَّا أَتَاهُم مِّن نَّذِيرٍ مِّن قَبْلِكَ لَعَلَّهُمْ يَتَذَكَّرُونَ ﴿٤٦﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
                                  ve mâ kunte
                
                                  bi cânibi
                
                                  et tûri
                
                                  iz
                
                                  nâdey-nâ
                
                                  ve lâkin
                
                                  rahmeten
                
                                  min
                
                                  rabbi-ke
                
                                  li tunzire
                
                                  kavmen
                
                                  mâ etâ-hum
                
                                  min nezîrin
                
                                  min kablike
                
                                  lealle-hum
                
                                  yetezekkerûne
                
                                
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
                
                
                  
                  
                
                söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
| Kelime | Türkçe karşılığı | 
|---|---|
| ve mâ kunte | ve sen olmadın, sen değildin | 
| bi cânibi | yanı, tarafı | 
| et tûri | Tur (dağı) | 
| iz | o zaman, ... olunca | 
| nâdey-nâ | seslendik, nida ettik | 
| ve lâkin | ve ancak, fakat | 
| rahmeten | bir rahmet | 
| min | ...'den | 
| rabbi-ke | senin Rabbin | 
| li tunzire | inzar etmen, uyarman için | 
| kavmen | bir kavim | 
| mâ etâ-hum | onlara gelmedi | 
| min nezîrin | (nezirlerden) bir nezir, uyarıcı | 
| min kablike | senden önceden | 
| lealle-hum | umulur ki onlar, umulur ki böylece onlar | 
| yetezekkerûne | tezekkür ederler | 
Ve Biz, (Hz. Musa’ya) nida ettiğimiz zaman, sen Tur Dağı’nın yanında değildin. Fakat Rabbinden bir rahmet olarak, senden önce kendilerine bir nezir (uyarıcı, peygamber) gelmemiş olan bir kavmi inzar etmen (uyarman) içindir. Umulur ki böylece onlar tezekkür ederler.
KASAS SURESİ 46. Ayeti Ali Bulaç Meali
(Musa'ya) Seslendiğimiz zaman da, sen Tur'un yanında değildin. Ancak Rabbinden bir rahmet olmak üzere senden önce kendilerine bir uyarıcı gelmemiş olan bir kavmi uyarman için (gönderildin). Umulur ki, öğüt alıp düşünürler diye.
Ali Bulaç
 Kuran Mealleri
                    Kuran Mealleri