KASAS SURESİ 78. Ayeti Seyyid Kutub Meali
Mekke döneminde inmiştir. 88 âyettir. Sûre, adını 25. âyette geçen “el-Kasas” kelimesinden almıştır. Kasas, kıssalar anlamında olup Kur’an’da geçen kıssa ve olaylar için kullanılır.
قَالَ إِنَّمَا أُوتِيتُهُ عَلَى عِلْمٍ عِندِي أَوَلَمْ يَعْلَمْ أَنَّ اللَّهَ قَدْ أَهْلَكَ مِن قَبْلِهِ مِنَ القُرُونِ مَنْ هُوَ أَشَدُّ مِنْهُ قُوَّةً وَأَكْثَرُ جَمْعًا وَلَا يُسْأَلُ عَن ذُنُوبِهِمُ الْمُجْرِمُونَ ﴿٧٨﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
kâle
innemâ
ûtîtu-hu
alâ ilmin
indî
e
ve lem ya'lem
enne
allâhe
kad
ehleke
min
kabli-hi
min el kurûni
men
huve
eşeddu
min-hu
kuvveten
ve ekseru
cem'an
ve lâ yus'elu
an
zunûbi-him
el mucrimûne
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
kâle | dedi |
innemâ | sadece, ancak |
ûtîtu-hu | o verildi |
alâ ilmin | ilme karşılık, ilim sebebiyle |
indî | benim yanımda, bende, bana |
e | mi? |
ve lem ya'lem | ve bilmez, bilmiyor |
enne | ... olduğunu |
allâhe | Allah |
kad | olmuştu |
ehleke | helâk etti |
min | ...'den |
kabli-hi | ondan önce |
min el kurûni | nesillerden |
men | kim, kimse, kimseler, kişi |
huve | o |
eşeddu | daha çok kuvvetli |
min-hu | ondan |
kuvveten | kuvvet, kuvvetli (güçlü) |
ve ekseru | ve daha çok |
cem'an | toplayarak |
ve lâ yus'elu | ve sorulmaz |
an | ...'den |
zunûbi-him | onların günahları |
el mucrimûne | mücrimler, suçlular, günahkârlar |
(Karun): "O (servet) ancak bendeki ilim sebebiyle bana verildi." dedi. Ondan önce, "Allah’ın ondan daha kuvvetli (güçlü) olan ve ondan daha çok şey toplayan nesilleri (zenginleri) helâk etmiş olduğunu" bilmiyor mu? Ve mücrimlere günahlarından sorulmaz.
KASAS SURESİ 78. Ayeti Seyyid Kutub Meali
Karun: «Bu servet, ancak bende mevcut bir bilgi sayesinde bana verildi» dedi. O bilmiyor mu ki, kendisinden daha güçlü ve ondan daha çok cemaati bulunan nice kimseleri Allah helâk etmişti. Suçlulardan günahları sorulmaz. Çünkü Allah onları bilir.
Seyyid Kutub