Mekke döneminde inmiştir. 28. âyetin Medine döneminde indiği de rivayet edilmiştir. 110 âyettir. Sûre, adını; ilk defa dokuzuncu âyette olmak üzere, birkaç yerde geçen “kehf” kelimesinden almıştır. Kehf, mağara demektir.


قَيِّمًا لِّيُنذِرَ بَأْسًا شَدِيدًا مِن لَّدُنْهُ وَيُبَشِّرَ الْمُؤْمِنِينَ الَّذِينَ يَعْمَلُونَ الصَّالِحَاتِ أَنَّ لَهُمْ أَجْرًا حَسَنًا ﴿٢﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

kayyimen li yunzire be'sen şedîden min ledun-hu ve yubeşşire el mu'minîne ellezîne ya'melûn es sâlihâti enne lehum ecren hasenen
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
kayyimen kayyum olarak, kıyâmete kadar devam ederek
li yunzire uyarmak için
be'sen bir azapla
şedîden şiddetli
min ledun-hu (onun) katından, kendi katından
ve yubeşşire ve müjdeler
el mu'minîne ellezîne mü'minleri, o kimseler ki
ya'melûn es sâlihâti salih (nefsi ıslâh edici) ameller yaparlar
enne muhakkak, ... olduğunu
lehum onlar için
ecren bir ecir, mükâfat
hasenen (en) güzel

(Kur’ân-ı Kerim), kayyum (kıyâmete kadar devam edecek) olarak, katından şiddetli azapla uyarmak ve salih amel yapan mü’minlere en güzel ecrin onların olduğunu müjdelemek için (indirildi).

KEHF SURESİ 2. Ayeti Ahmet Tekin Meali

Kendi tarafından ağır bir cezaya maruz kalacakları konusunda insanları uyarmak, hâlis niyet ve amaçlarla, İslâm esaslarını, İslâmî düzeni hayata geçiren, iş barışı içinde bilinçli, planlı, mükemmel, meşrû, faydalı, verimli çalışarak nimetin-ürünün bollaşmasını sağlayan, yerinde, haklı çıkışlar yaparak, düzelmeye, iyiliğe, iyileştirmeye ön ayak olan, cârî-kalıcı hayırlar-sâlih ameller işleyen mü’minlere güzel mükâfatlar bulunduğunu müjdelemek için, Kur’ân’ı, hakkı bâtıldan ayıran, doğru ve sağlam bir dayanak kılan Allah’a hamdolsun.

Ahmet Tekin