Mekke döneminde inmiştir. 28. âyetin Medine döneminde indiği de rivayet edilmiştir. 110 âyettir. Sûre, adını; ilk defa dokuzuncu âyette olmak üzere, birkaç yerde geçen “kehf” kelimesinden almıştır. Kehf, mağara demektir.


إِنَّ الَّذِينَ آمَنُوا وَعَمِلُوا الصَّالِحَاتِ إِنَّا لَا نُضِيعُ أَجْرَ مَنْ أَحْسَنَ عَمَلًا ﴿٣٠﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

innellezîne (inne ellezîne) âmenû ve amilû es sâlihâti innâ lâ nudîu ecre men ahsene amelen
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
innellezîne (inne ellezîne) muhakkak ki o kimseler, onlar
âmenû âmenû oldular, ölmeden önce Allah'a ulaşmayı dilediler
ve amilû es sâlihâti ve salih amel (nefs tezkiyesi) yaptılar
innâ muhakkak biz, kesinlikle biz
lâ nudîu zayi etmeyiz
ecre ecir, ücret, karşılık, bedel
men kimse
ahsene en güzel
amelen amel

Muhakkak ki âmenû olanlar (ölmeden önce ruhunu Allah’a ulaştırmayı dileyenler) ve salih amel (nefs tezkiyesi) yapanlar, Biz kesinlikle en güzel amel işleyen kimselerin ecrini (karşılığını) zayi etmeyiz.

KEHF SURESİ 30. Ayeti Ahmet Tekin Meali

İman ederek, hâlis niyet ve amaçlarla, İslâm esaslarını, İslâmî düzeni hayata geçirenlerin, iş barışı içinde bilinçli, planlı, mükemmel, meşrû, faydalı, verimli çalışarak nimetin-ürünün bollaşmasını sağlayanların, yerinde, haklı çıkışlar yaparak, düzelmeye, iyiliğe, iyileştirmeye ön ayak olanların, cârî-kalıcı hayırlar-sâlih ameller işleyenlerin, iyiliği, iyi niyetleri, dinin, ahlâkın ve kamu vicdanının emirlerini, devamlı davranışlarına, ilişkilerine, görevlerine, hayatlarına yansıtan, samimiyetle ibadet eden, aktif olarak iyiliğe, iyi uygulamaya, iyileştirmeye örnek olan, işlerinde mükemmellik, dürüstlük ve başarı için dikkat harcayan, hayırlı icraatlar, kalıcı hizmetler yapmakta sebat eden müslüman idarecilerin, askerî erkânın ve müslümanların amellerinin mükâfatını zâyi etmeyeceğiz.

Ahmet Tekin