Mekke döneminde inmiştir. 28. âyetin Medine döneminde indiği de rivayet edilmiştir. 110 âyettir. Sûre, adını; ilk defa dokuzuncu âyette olmak üzere, birkaç yerde geçen “kehf” kelimesinden almıştır. Kehf, mağara demektir.


وَلَوْلَا إِذْ دَخَلْتَ جَنَّتَكَ قُلْتَ مَا شَاء اللَّهُ لَا قُوَّةَ إِلَّا بِاللَّهِ إِن تُرَنِ أَنَا أَقَلَّ مِنكَ مَالًا وَوَلَدًا ﴿٣٩﴾


Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali

ve lev lâ iz dehalte cennete-ke kulte mâ şâe allâhu lâ kuvvete illâ billâhi (bi allâhi) in tera-ni ene ekalle min-ke mâlen ve veleden
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime Türkçe karşılığı
ve lev lâ ve olmasaydı, olmaz mıydı
iz dehalte sen girdiğin zaman
cennete-ke senin bahçen
kulte dedin, söyledin
mâ şâe allâhu maşaallah, Allah'ın dilediği şey
lâ kuvvete kuvvet yoktur
illâ ancak, ...'den başka, sadece
billâhi (bi allâhi) Allah'a, Allah'tan
in tera-ni eğer sen beni görüyorsan
ene ben
ekalle daha az
min-ke senden
mâlen mal (miktar) bakımından
ve veleden ve çocuk (sayısı) bakımından

Beni mal ve evlât (bakımından) daha az (yetersiz) görsen bile, sen bahçene girdiğin zaman: “(Bu bağ), Allah’ın dilediği (bağ)dır. Allah’tan başka kuvvet yoktur.” deseydin olmaz mıydı?”

KEHF SURESİ 39. Ayeti Cemal Külünkoğlu Meali

(39-41) “Her ne kadar beni kendinden mal ve evlat bakımından zayıf görüyorsan da, bahçene girdiğin zaman ‘Maşaallah (Allah'ın dilediği olur), bütün güç sadece Allah'ındır' demen gerekmez miydi? Belki Rabbim senin bağından daha hayırlısını bana verir, (seninkinin) üstüne gökten yakıp yıkan bir afet gönderir de kaygan bir toprak kesiliverir. Veya onun suyu dibe göçüverir de böylelikle onu arayıp bulmaya kesinlikle güç yetiremezsin.”

Cemal Külünkoğlu