KEHF SURESİ 53. Ayeti Harun Yıldırım Meali
Mekke döneminde inmiştir. 28. âyetin Medine döneminde indiği de rivayet edilmiştir. 110 âyettir. Sûre, adını; ilk defa dokuzuncu âyette olmak üzere, birkaç yerde geçen “kehf” kelimesinden almıştır. Kehf, mağara demektir.
وَرَأَى الْمُجْرِمُونَ النَّارَ فَظَنُّوا أَنَّهُم مُّوَاقِعُوهَا وَلَمْ يَجِدُوا عَنْهَا مَصْرِفًا ﴿٥٣﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
ve rae
el mucrimûne
en nâre
fe
zannû
enne-hum
muvâkıû-hâ (vakaa)
ve lem yecidû
an-hâ
masrifen
(serafa)
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
(serafa)
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
ve rae | ve gördü |
el mucrimûne | mücrimler, suçlular, günahkârlar |
en nâre | ateş |
fe | o zaman, artık, böylece |
zannû | zannettiler, idrak ettiler |
enne-hum | kendilerinin olduğunu |
muvâkıû-hâ (vakaa) | ona düşecek olanlar (düştü) |
ve lem yecidû | ve bulamazlar, bulamadılar |
an-hâ | ondan |
masrifen
(serafa) |
uzaklaşacak yer, kaçacak bir yer
: (çevirdi, uzaklaştı) |
Ve mücrimler, ateşi (cehennemi) gördü. O zaman içine düşeceklerini zannettiler (idrak ettiler). Ve ondan uzaklaşacak (kaçacak) bir yer bulamadılar.
KEHF SURESİ 53. Ayeti Harun Yıldırım Meali
Suçlular ateşi görür görmez, orayı boylayacaklarını iyice anladılar; ondan kurtuluş yolu da bulamadılar.
Harun Yıldırım