KEHF SURESİ 61. Ayeti Celal Yıldırım Meali
Mekke döneminde inmiştir. 28. âyetin Medine döneminde indiği de rivayet edilmiştir. 110 âyettir. Sûre, adını; ilk defa dokuzuncu âyette olmak üzere, birkaç yerde geçen “kehf” kelimesinden almıştır. Kehf, mağara demektir.
فَلَمَّا بَلَغَا مَجْمَعَ بَيْنِهِمَا نَسِيَا حُوتَهُمَا فَاتَّخَذَ سَبِيلَهُ فِي الْبَحْرِ سَرَبًا ﴿٦١﴾
Ayet Transkripsiyonu ve Sade Meali
fe lemmâ
belega
mecmea
beyni-himâ
nesiyâ
hûte-humâ
fettehaze (fe ittehaze)
sebîle-hu
fî el bahri
seraben
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
söz öbeklerinin üzerine farenizi sürükleyerek çevirilerini görebilirsiniz. Çevirileri tablo halinde görmek için buraya tıklayın
Kelime | Türkçe karşılığı |
---|---|
fe lemmâ | böylece ... olduğu zaman |
belega | erişti, ulaştı |
mecmea | birleştiği yere, cem olduğu yere |
beyni-himâ | ikisinin arasında |
nesiyâ | ikisi unuttular |
hûte-humâ | ikisinin balığı |
fettehaze (fe ittehaze) | o zaman edindi (tuttu) |
sebîle-hu | kendi yolunu |
fî el bahri | denizin içinde, denizde, denize doğru |
seraben | içine girilip, gidilen yer |
Böylece ikisinin (iki denizin) birleştiği yere ulaştıkları zaman ikisi de balığı unuttu. O zaman (balık), denizin içine doğru kendi yolunu tuttu.
KEHF SURESİ 61. Ayeti Celal Yıldırım Meali
ikisi, iki denizin birleştiği yere ulaşınca balıklarını unuttular. Balık ise, denize bir delikten girip yolunu bulmuştu.
Celal Yıldırım